Baran göğsüm'de uyuya kalmıştı. Uyanmaması için haraket bile etmiyordum. Ama banyoya gitmem lazımdı. Kapı pat diye açılınca Baran sıçradı.
"Yenge."
"O nasıl açma kapıyı lan!"
Baran resmen kükredi. Üzerimden kalkıp doğruldu. Gözleri beni buldu.
"Özür dilerim ağbeyim. Senin burda olduğunu bilmiyordum."
Kaşlarını çatı.
"Yürü git!"
Elerini önünde birleştirdi.
"Şey kahvaltı hazır'da."
"Lan gitsene!"
Evin korkarak odadan çıktı. Baran yeniden göğsüme yatacaken. Durdurdum.
"Niye bağırıyorsun kıza?"
"Yavrum allah aşkına kayırma şunu bana."
Oflayıp ayağa kalktım.
"Oflama! Amını siktirme bana!"
Gözlerim kocaman açıp Barana döndüm.
"Sen varya. Edepsizin."
Yüzü asıldı. Bir şey demesini beklemeden banyoya girdim, ihtiyaçlarımı giderip üzerimi giyip çıktım. Baran ise beni bekliyordu.
"Hazırım çıkalım."
Siyah bir gömlek ve pantolon giymişti. Ve nefes kesici görünüyordu. Ben karısı olarak böyle düşünüyorsam başkası ne düşünürdü acaba. Kahvaltıya inip oturduk.
"Bugün Kalkanlar gelicek."
Geçen gün Hevinin rahatsızlığı üzerine gelmemişlerdi sevinmiştim. Tabi şuana kadar.
"O piçlerin benim konağım'da ne işi var ana!"
Şilan ana yerinde huzursuzca kıpırdandı.
"Hevin için oğul."
Ailem istenmiyordu. Bende dahil kimse istemiyordu. Baran ayağa kalktı, o kalınca bende kalkıp kapıya gitim. Şaşırdı.
"Hayırdır."
Gözlerimi devirdim.
"Yolcu ediyorum işte."
Güldü. Dudağımdan öptü.
"Napıyorsun? Biri görecek."
Yeniden öptü. Bu adam çok garipti.
"Akşama geç gelebilirim. Bir şey olsa ara. Gerekmediği sürece çıkma kalkan piçlerinin karşısına."
Kafamı aşağı yukarı saladım. Arabasına ilerledi gaza basıp giderken arkasından bakıyordum. Barana çekiliyordum, iyimi yapıyordum kötü mü bilmiyorum. Ama eski Baran yoktu. Daha iyi ve daha sakindi bana karşı. Bu davranış hoşuma gitsene yeri geldiğinde karmaşıklığa sebep oluyordu.
Konakta hazırlık varken odama çıktım. Üzerimi çıkarıp duşa girdim. Aklıma gelen düşünceyle utandımsam'da. Telefonumu elime alıp fotoğraf çektim. ( medyada var) Barana atım. Tırnağımı yemeye başladım. Aktif oldu.
Baran ağa;
Getirtme beni oraya.
Gülümsedim.
Menekşe kokulu;
Gel diye atmadım.
Alt dudağımı dişlerimin arasına aldım.
Baran ağa;
Gelirim küçük kız.
Köpeklerden arınıp duştan çıktım.
Menekşe kokulu.
Neyse sen işine bak. Ben rahatsız etmeyim.
Hem üzerimi giyip hem Barana yazıyordum.
Baran ağa;
Dim dik oldu gel şimdi çalış bide. Ama ben bunun hesabını sana akşam sorarım.
Yanaklarım kızardı.
Menekşe kokulu;
İyi çalışmalar.
Baran ağa;
Sağol yavrum. Hazırlıklı ol akşama.
Bir kere regliydim. Hem ilk kez böyle bir şey yaşıycaktım. O yüzden regl olurken yapamazdım. Evinin odasına gitmek için odadan çıktım. Kapıyı çalıp içeri girdim.
"Evin."
Kafasını telefondan kaldırıp bana baktı.
"Efendim yengem."
Yanına gidip oturdum.
"Senden bir şey istiyebilir miyim?"
Koluma vurdu.
"O ne demek kız benden istemeyip kimden isteyeceksin."
Güldüm. Nasıl diyecektim'ki şimdi ben bunu.
"İnterneten bazı şeyler sipariş etmek istiyorum. Ama nasıl olur bilmiyorum. Yardım etsen."
Elinde'ki telefona baktı.
"Gel bak. Ne istiyorsan söyle bana burdan verelim siparişi."
Utanıyordum. Nasıl gecelik sipariş edicem diye bilirdim'ki.
"Utanma yenge lütfen söyle. Nolucak."
"Gecelik."
Sırıtı. Omzuyla omzuma vurdu.
"Ağbeyim için mi kız?"
Öksürdüm. Cevap vermedim çünkü zaten öyleydi. İkimizde biliyorduk.
"Ayy iyi tamam utanma."
Telefonu elime verdi.
"Sen seç beğen. Ben sipariş ederim."
Kafamı aşağı yukarı saladım. Hepsi açıktı baktıklarımın en çokta göğüs dekolteli seçtim. Seçmek kolaydı'da Evin bunları görürse benimle dalga geçerdi.
"Bakmadan sipariş verebilir misin?"
Güldü.
"Veririm tamam."
Telefonu ona uzatım. Baran için bunu yaptığıma inanmıyordum.
"Ne zaman gelir?"
Düşünür gibi yaptı.
"İki güne gelir."
Kafamı saladım. Şilan hanım içeri girdi.
"Kızlar misafirler gelir şimdi."
Sıkıntıya nefes aldım. Hiç istemiyordum.
"Tamam ana."
Şilan ama yanıma gelip oturdu. Elimi elleri arasına aldı.
"Ne düşündüğünü biliyorum kızım. Ama sende beni anla. Benimde evladım o ailede."
Gülümsedim. Onun hiç bir suçu yoktu'ki ben onu anlıya biliyordum. Ben olsam bende aynısın yapardım. Ana yüreği farklıydı, her insan anne olmamalıydı.
"Biliyorum anam sorun değil valla."
Güldü.
"Sende benim kızımsın."
Lafta değildi. Bunu bana hissetiyordu.
"Ananın babanın sana yaptıklarını asla desteklemiyorum kızım beni yanlış anlama olur mu? Sadece bir sorun çıkmasın."
Kafamı aşağı yukarı saladım. Ben sorun çıkarmazdım'ki zaten. Sıkıca sarıldı, aynı şekilde karşılık verdim.
"Hadi aşağı gelin."
Şilan ana çıktıktan sonra. Evin ila avluya indik. Anamın gözleri beni buldu. Yanıma gelmek için adım atınca ben adımımı geri çektim.
"Hoş gelmişsiniz. Dijvar ağa."
Babam Diyar babanın elini sıktı.
"Hoş gördük Diyar ağa."
"Geçin dışarıda kalmayın."
İçeri geçip oturdular. Baran hayla gelmemişti, yanlarında fazla oturmamak adına mutfağa yardım ediyordum.
"Kara kız."
Arkamı dönüp Sidar ağbeyime baktım. O günden sonra beni hiç aramamasına kırılmıştım.
"Bir şey mi istiyorsun? Ağbeyim."
Kaşlarını çatı.
"Hayır bir şey istediğim yok. Senin için geldim."
Tebessüm etim.
"İşlerim vardı ama..."
Yanıma gelip sarıldı. Aynı şekilde karşılık verdim.
"Özür dilerim."
Gözlerim doldu.
"Sorun değil."
Yaşlar yanaklarımdan sözüdü.
"Ağlama kara kız."
"Neden aramadın. Neler yaşadım ben sen biliyor musun?"
Göz yaşlarımı sildi.
"Şşş ağlama bacım. Ne desen haklısın."
Burnumu çektim. Sidar ağbeyim geriye doğru sedelenince kafamı kaldırıp baktım.
"Sen kimisin'de benim karımı ağlatıyorsun lan it!"
Telaşla Barana yaklaştım. Sidar ağbeyimin yakasından tutuyordu.
"Baran lütfen bırak."
"Soruma cevap ver lan!"
Sidar ağbeyim Baranın elini tutu.
"O kara kızla benim aramda Baran ağa."
Baran kafa atınca çığlık atım.
"Baran lütfen dur!"
Bırakıp bana baktı. Sidar ağbeyimin yanına gidip kanayan burnuna baktım.
"Napıyorsun sen ya!"
Barana dönüp göğüsne vurdum. Elimi tutu.
"Hak edene hak ettiğini veriyorum! Kimse seni ağlatamaz!"
Sinirle baktım.
"Beni ağlatan tek o değil Baran ağa sensinde!"
Sidar ağbeyim anlaz gözlere bize bakıyordu.
"Sen benim bacımı mı ağlatın?"
Alev çıkan elaylarıyla Sidar ağbeyime baktı.
"Kes lan sesini!"
Evin içeri girdi.
"Napıyorsunuz siz?"
"Evin lütfen Sidar ağbeyimle ilgilen."
Baranın elinden tutup odaya çıkardım.
"Sen naptığını sanıyorsun ya!"
"Bana sesini yükseltme!"
Yanıma yaklaştı. Gözlerimi kapatıp nefesimi dışarı verdim.
"Niye ağlatı o piç seni?"
"Sanane Baran!"
Daha çok yaklaştı.
"Bana sesini yükseltme."
Sesi kısık çıkmıştı. Onun gibi yaklaştım.
"Sende..."
Dudağıma yapıştı. Sanki bu ani bekliyormuşum gibi elerimi ensesine sardım. Dudaklarımızı ayırmadan kalçamdan tutup kucağına aldı. Bacaklarımı beline sardım. Ağzımı ağzının içine aldı, bende dilimi soktum. Kucağın'da benimle yürümeye başlayınca daha sıkı tutundum. Sırtımı duvara yasladı. Gözlerimi açıp yüzüne baktım. Nefes nefese ayrıldık.
"Ne zaman bitiyor bu hastalık."
Nefesimi yüzüne verdim.
"2 gün sonra."
Benim reglim 3 gün sürüyordu maksimum. Gözlerini kapatı.
"Dayanmak zorunda mıyım?"
Kafamı aşağı yukarı saladım. Az önce kavga etmiyor muyduk. Elimi ensesinden çekip kasıklarına indirdim. Bunu yapmak istiyordum.
"İndir beni."
Anlamzca yüzüme baktı. Yere indirdi vücudumu. Dudaklarımı yaladım, yapabilirdim hadi Dilda. Elimi sertliğine indirdim. Pantolondan bile ne kadar sertleşiği beliydi. Gözlerini gözlerimden ayrılmıyordu. Ne yapacağımı merak ediyordu. Ellerim kemerine giti, titreyen ellerimi kontrol etmek zor olsa'da açtım kemerini. Göz bebekleri küçülmüştü.
"Yavrum."
Yutkundum düğmesini açtım. Elimin tekini soktum. Baxsırının dışından avuçladım. Bu çok büyüktü.
"Devem et."
Sesi inler gibi çıktı. Okşadım, yüzüm kıpkırmızıydı olmuştu....
🖤🖤🖤
Beğenmeyi ve yorum yazmayı unutmayın sizi seviyorum;)
İnstegram: seda_goc35