bölüm 1

2 0 0
                                    

     2003 yılının gökyüzünden nisan yağmuru yağarken anne karnının artık bunaltıcı boğuk ortamından çıkmak istemiştim. annem bana dokuz ay boyunca o güzel sesiyle varlığını her zaman hissettirmişti ama ben artık o güzel sesin sahibini merak ediyordum.
   ameliyathane de annemin çığlıkları duvarları döverken bir an da benim sesim kaplamıştı ortalığı, annemin çığlıkları bir anda göz yaşı oluvermişti ağlama sesim ortama mutluluk veriyordu.
    ilk duyduğum şey bir kadının kulağıma ' hoş geldin miniğim' diyerek  gülmesi oldu.
    annemi delicesine merak ediyordum.  yanına götürülüp sesiyle yine sakinleşmek istiyordum. annemi görene kadar hiç susmadım. ağladım... ağladım... ağladım...
    işte gidiyordum o sesine büyülendiğim kadının yanına. ANNEM... SEN BENİM HAYALLERİM DAHA GÜZELDİN, kokun  benim için muhteşemdi. kokunun huzur verici bir yan etkisi vardı.
   ahhh canım babam. anneme çektirdiğim bin bir türlü işkenceye rağmen bir kere bile 'yeter' demeyen adam. gecenin birinde canımın süt çekmesi üzerine evde olmamasından dolayı komşuların kapısını çalan adam. ilk aşık olduğum adamsın. kucağına aldığın an benim için en güvenli yer oldu kolların. sakın beni o kollarından mahrum bırakma.
    hastaneden çıktığımda yağmurun toprakla olan dansının ardında bıraktığı o muhteşem kokuyu çekmiştim ciğerlerime. yere narince düşen damlanın çıkardığı ses içime huzur veriyordu adeta...
    evime gelmiştim artık, beni bekleyen minik bir dostum vardı. ERCÜ... ercü evimizin köpüşü. annemler ilk zamanlar aynı ortamlara sokmuyolardı 6-7 aylık olunca yavaş yavaş benim yanıma gelmesine izin veriyorlardı.
     dokuz yaşına kadar sakin bir mahalle de oturduk. ben artık büyüdüğüm için  evimiz küçük geliyordu ama idare etmeye çalışıyorduk. ilerleyen yaşımdan dolayı daha geniş bir eve çıkmaya karar vermiştik. bu yüzden annem işe gitmeye başladı. malum borçlar falan... annem ve babam çalıştığı için bana halam bakardı. halamın benden 2 yaş büyük bir oğlu var beni hep kendi kardeşi gibi korur kollardı. bir gün hiç unutmam okuldan dönüyoruz arkamızdan köpekler koşa koşa gelmeye başladılar. nihat köpeklerin bize doğru koştuğunu fark edince nisan bak bunlar bize doğru koşuyo gel kaçalım demişti. ben de her köpeği ercü gibi sandığım için yok nihat onlar bence bizle oynamak istiyo dedim köpekler bize yaklaştıkça daha çok havlamaya ve hırlamaya başlamıştı nihat çantasını atıp beni kucağına aldığı gibi koşmaya başlamıştı. ahhh nihattt sen benim hep iki numaralı aşkımsın gönlümün kahramanıı...
  
   

O R A N G EHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin