Twenty

                                    

                                          

ulaann 20 bölüm oldu la :')
                          
Bay Styles ile arabada giderken Shawn'ın olaylarını anlatıyordum ve dikkatle beni dinliyordu. O sırada Bay Styles'ın telefonunun çalmasıyla konuşmam yarıda bölündü. Aramayı cevaplayıp hoparlöre aldı ve telefondan Liam'ın sesi duyuldu.
                          
"Harold neredesin?"
                          
"Kendall'ı evine bırakıyorum yoldayız. Bir sorun mu var?"
                          
"Evet, Harry denen çocuk şimdi mesaj attı Kendall'a"
                          
"Ne yazdı?"
                          
Liam'ın telefonun onda olduğunu belli etmemesi için dua ederken merakıma yenik düşüp aniden sordum.
                          
"Harold'a tüm olanları anlattığını birine söyledin mi Kendall?"
                          
"Bizimkilere söyledim sadece kimseye söylemedim."
                          
Bunu biliyor olması için gerçekten psişik falan olması gerekiyordu. Diğer sırlarımı tamam bir şekilde öğrenmiş olabilirdi ama Bay Styles'a bunları daha yeni anlatmıştım.
                          
"Bizimkiler dediğin kim?"
                          
"Zayn, Justin ve Hailey işte."
                          
Liam'ın onlardan da şüphelendiğini anlamıştım ama onlar kesinlikle olamazlardı çünkü günün çoğu vakti birlikteydik ve bir şekilde farkederdim. Zaten onu da geçtim kaç yıllık arkadaşlarım bana böyle bir oyun oynamazlardı. 
                          
"Kendall kim olabileceğini iyi düşün. Sana attığı fotoğrafa baktım elinde haç dövmesi var ve Harold'un dövmesiyle aynı. Biri dikkati üstünden çekmek için Harold'a yönlendirip ondan şüphelenmeni istemiş olabilir."
                          
"Tamam da dediğim gibi okulda beni sevmeyen çok kişi var yani bu durumda neredeyse herkesten şüphelenmem mi gerekiyor?"
                          
"Bilemiyorum ama iyi düşün. Harold'a söylediğini bu kadar çabuk öğrenmiş olmasını da göz önünde bulundur."
                          
Dövme konusunda haklıydı ama arkadaşlarımdan şüphelenmek konusunda yanılıyordu. Ben onlara anlatırken yakınımda olup konuşmaları duymuş olabilirdi. Hatta telefonumdan beni dinliyor bile olabilirdi. Daha önce yaptıklarından sonra her şey beklenebilirdi o yüzden bunu biliyor olması arkadaşlarımdan şüphelenmemi gerektirmiyordu.
                          
"Liam haklı Kendall, arkadaşlarım yapmaz diye düşünme onlar bile olabilir."
                          
Onları bu konuda ikna edemeyeceğimi farkedince daha fazla bu konuda konuşmak istemedim ve kısa kestim.
                          
"Pekala, göz önünde bulundururum onları da. Başka bir şey söyledi mi?"
                          
"Hayır sadece bundan bahsetti ben de bir şey yazmadım. Sen yedek telefonundan bana mesaj at numaranı kaydedeyim bir gelişme falan olursa haber veririm."
                          
"Tamam eve gidince hallederim."
                          
Telefonu kapattığında Bay Styles'a baktım ve yüzünün gergin olduğunu gördüm, bu konuya en az benim kadar onun da canının sıkıldığı belliydi. 
                          
"Yardımlarınız için teşekkür ederim Bay Styles."
                          
"Yalnızken Harold diyebileceğini söylemiştim Kendall."
                          
"Pekala, teşekkür ederim Harold."
                          
"Arabaya bindiğimizden beri kaçıncı teşekkür edişin bu Kendall, bir öğretmen olarak öğrencime böyle bir durumda tabii ki yardım etmeliyim hatta aramızdaki öğretmen öğrenci ilişkisinden ziyade bir insan olarak da yardım etmem gerekir. O yüzden teşekkür etme artık, kim olsa böyle yapardı." 
                          
"Haklısınız sağolun."
                          
İstemsizce dediğim şeyle ikimizde güldük ve sonra sessizce yola devam ettik.