Sixteen

                                    

                                          

Kendall: Yapabileceğim başka bir şey yok mu?
                          
B.N: Ne gibi?
                          
Kendall: Bilmiyorum yani ne olursa yaparım ama benden bunu isteme.
                          
B.N: Liam'ı  o kadar çok mu seviyorsun?
                          
Kendall: Onunla alakalı değil. Söylersem benim de başım belaya girecek
                          
Kendall: Lütfen yapabileceğim başka bir şey söyle. Ne olursa demeye korkuyorum seni tanıdıktan sonra ama herhangi bir şey işte.
                          
B.N: Beni tanımıyorsun Kendall.
                          
Kendall: Adının Harry olduğunu biliyorum 
                          
B.N: O ismi öylesine koyduğumu söylemiştim. Gerçek ismimi sana söyleyecek kadar aptal değilim.
                          
Kendall: Her neyse.
                          
B.N: Pekala o zaman bu akşam saat 10 da okulun yanındaki parka gel
                          
Kendall: Neden?
                          
B.N: Başka bir şey yapmamı iste demedin mi?
                          
Kendall: Ne yapacağım?
                          
B.N: Geldiğinde görürsün.
                          
Kendall: Pekala. Anlaştığımıza sevindim
                          
Saate baktığımda parka gitmeme 1 saat olduğunu gördüm. Neden bu saatte oraya çağırdığını anlamamıştım fakat ne olursa olsun Liam'ı müdüre söylemekten iyiydi. 
                          
Annem yemeğe çağırdığında pijamalarımı çıkarıp üstüme kot pantolon ve herhangi bir tişört giyip aşağı indim. Hızlıca yemeğimi yiyip evden çıkmayı planlıyordum fakat anneme ne diyip çıkacağımı bilmiyordum çünkü cezam hala devam ediyordu. 
                          
Yemeğe oturduğumuzda masada sadece annemle ben vardık.
                          
"Ablamlar nerede?"
                          
"Arkadaşlarıyla dışarıdalar, bugün gelmeyecekler yemeğe. Sen neden üstünü giyindin cezalı olduğunu hatırlatmama gerek var mı?"
                          
"Hayır hatırlıyorum ama yarın sınavım var ve kitabım Hailey'de kalmış gidip onu almam gerek."
                          
"Pekala, yemekten sonra git ve hemen gel."
                          
Bana neden bu kadar baskı yaptığını hiç anlayamıyordum. Khloe, Kourtney veya Kim benim yaşımdayken istedikleri yere gidip istedikleri zaman geliyorlardı ama ben eve geç geldiğimde sürekli ceza alıyordum. Bu evde adaletli hiçbir şey yoktu gerçekten.
                          
Yemeğimi hızlı bir şekilde bitirdikten sonra odamdan montumu ve telefonumu alıp çıktım. Okul evimize uzak olmadığı için ve daha yarım saatim olduğu için acele etmeden yavaş yavaş yürümeye başladım. Bu sırada aklıma gruba mesaj atmak geldi, onlara da haber vermeliydim çünkü o psikopatın yanına gidiyordum ve her an başıma bir şey gelebilirdi.
                          
Kendall: Eğer 1 saate benden haber alamazsanız okulun yanındaki parka gelin ve beni kurtarın.
                          
Zayn: Neden?
                          
Kendall: Harry ile buluşmaya gidiyorum sanırım
                          
Hailey: Gerizekalı mısım kızım sen ne yapıyorsun?
                          
Kendall: Bana güvenin bir şey olmayacak. Sadece dediğim gibi 1 saate haber alamazsanız gelin
                          
Justin: Kanka ben kalkmaya üşeniyorum da biraz ben gelmesem sorun olmaz dimi
                          
Justin'in yazdığı mesaja gülüp telefonumı çantama koydum. Klasik Justin'di işte başıma bir şey gelse ilk gelecek kişi oydu ama hep böyle umursamaz gibi davranıyordu. 
                          
Parka geldiğimde herhangi bir banka oturdum ve ne olacağını beklemeye başladım. Arkadan aniden biri gözlerimi kapattığında irkildim ve kurtulmaya çalıştım ama arkamdaki güçlü biri olduğundan hiçbir şey yapamadım. Gözlerimi bir şeyle bağladıktan sonra kulağıma eğilip konuşmaya başladığında bu sesi daha önce duyduğuma emindim ama kim olduğunu çıkaramıyordum.
                          
"Sakin ol Kendall. Sadece beni görmemen için bunu yapıyorum korkmana gerek yok."
                          
"Ne istiyorsan çabuk söyle zamanım kısıtlı."
                          
"Khloe'ye yaptığın kötülüğü anlatmanı istiyorum."
                          
Söylediği şeyle bir süre ne diyeceğimi şaşırıp kaldım. Zaten ne yaptığımı bildiğini söyleyip beni bununla tehdit etmişti neden soruyordu ki?
                          
"Bilmiyor musun zaten?"
                          
"Biliyorum ama senden dinlemek istiyorum."
                          
Tüm olanlar tekrar zihnimde canlandığında bir kez daha ne kadar kötü bir insan olduğumu hatırlamıştım. Khloe gibi bir ablayı zaten haketmiyordum ve bu hareketimle bunu daha da kanıtlamıştım. Ama yapacak bir şeyim yoktu, geçmişi değiştiremezdim. Bu yüzden bana ne kadar pişmanlık duygusunu iliklerime kadar hissettirse de olayları en baştan anlatmaya başladım.
                          
"Yaklaşık 1 yıl önce falan biliyorsun Tristan bir parti vermişti ve orada Jordyn ile aralarında bir şeyler olduğu söylentisi çıkmıştı. O gece aslında ben çok sarhoş olmuştum ve Tristan'da benim gibi fazlasıyla sarhoştu. Daha sonra aşağıda biraz eğlendik ve sonra beni odaya çıkmaya davet etti. Bende kabul ettim çünkü dediğim gibi çok sarhoştum. Aramızda bir şeyler oldu ama çok ileri gitmedik. Daha sonra Tristan ile anlaştık ve birlikte Jordyn sarhoşken bir açığını bulup onunla tehdit ettik. Ve çekilen fotoğraflardakinin o olduğunu söylemeyi kabul etmek zorunda kaldı."

                          
anlatmam bittiğinde ellerimi gözlerimi bağlayan fular gibi şeye doğru götürmeye başladım ve bir tepki almayınca gözlerimi tamamen açıp onu görme umuduyla arkamı döndüm ama orada değildi. Bir süre etrafıma bakındıktan sonra gitmiş olduğunu anladım. Sanırım burada dakikalarca kendi kendime konuşmuştum ve deli gibi gözüküyordum. Peki ama madem dinlemeyecekti neden bana bunları tekrar anlattırmıştı ki? Eve gitmek üzere banktan kalkmak üzereydim ki telefonuma bir mesaj geldi.
                          
Harry: Anlatmanı bitirmeden gitmedim merak etme. Şimdi elimde sen bunları anlatırken bir ses kaydı var yani kanıtı ellerime kendin verdin. Gidip müdüre Liam'ı söylemezsen bunu tüm ailene dinletirim Kendall.

                          
Anaskm Harry ne piç adamsın aq
Harry mi çok piç yoksa Kendall mı salak anlamadım ama Harry'e ben bile baya sinirlendim dşfkfşflcğflc
neysee iyi okumalar size
vote verip yorum yapın bol bol
öptüm