13.Bölüm: Aptal Ben

2.3K 120 46
                                    

DERİN BİR NEFES ALIN VE BU UZUN BÖLÜMÜN TADINI ÇIKARIN!

⭐⭐⭐

"Rob?"

"Jess." dedi şaşkın bir sesle. Ne yani beni gördüğüne mi şaşırıyordu? Beni görmeye gelen oydu.

"Burada ne işin var senin?" diye tükürürcesine tısladım.

Saçlarını düzeltip havalı gözükmeye çalışıyordu. Ama bende işe yaramadığına emindim. Emin olmalıydım çünkü bana yaptıklarından sonra, hiçbir şey olamamış gibi davranamazdım. Onu unutuyordum. Hatta. Bir önemi yok.

"Vay canına Jess. Farklı görünüyorsun. Saçların-" dediğinde şaşırmasının nedeninin saçlarım olduğunu anladım.

"Niye geldin Rob?"

"Biraz konuşalım mı?" 

Günlerdir beklediğim kişi karşımdaydı ve ister istemez başımı sallamış bulundum. "Bahçeye geçebilir miyiz?"

"Pekala." dedim. Az önceye oranla öfkemin gittiğini hissediyordum.

Bahçeye ilerledik ve sandalyelerden birini çekip oturdum. Sandalyesini karşıma koydu ve ellerimi tuttu. 

"Bak Maria'yla olan-" Rob'u öperken yakaladığım sürtük, Maria'ydı. İğrenç kızıl saçları ve Kim Kardashian'ı aratmayacak büyüklükte ki kıçıyla her erkeği altına alabilen biriydi.

"Öperken demek istiyorsun." diye düzelttim. Gözlerini devirdi. 

"Evet ama düşündüğün gibi değildi yemin ederim. Eğer onu öpmezsem okulda senin adını sürtük olarak çıkaracaklarını söyledi. Bense seni üzmelerini istemedim."

Çok hızlı bir savunma yapmıştı gerçekten. Bir an nefes almadığını düşündüm. 

"Peki benden niye ayrıldın?" diyerek beklediğim soruyu sordum.

"Dedim ya onlar istedi."

"Peki şimdi neden geldin?"

"Seni özlediğimi anladım ve annenden adresini almak için uğraştım. Yine de vermeyecekti ama doğum gününde her şeyi düzeltebileceğimi düşündüm." dediğinde şok oldum.

Annem! Bu olanların anneme gitmesine gerek yoktu.

"Onu işe karıştırmamalıydın." dediğimde ellerini ellerimden çekmeden, konuşmaya devam etti. 

"Biliyorum özür dilerim ama seni bulmak zorundaydım Jess. Lütfen bana inan hala seni seviyorum."

Kafam çok karışıktı. Gerçekten de üzgün duruyordu ve gözleri sevgiyle bakıyordu. Ellerini biran olsun ayırmıyordu, yavaşça ellerimi okşuyordu. Ayağa kalktı ve benimde kalkmamı sağladı. Beni kendine çekti ve sarıldı. O tanıdık kokusunu burnuma çektiğimde onu özlediğimi farkettim. Onu özlemiştim, onu sevmiştim. Bana ihanet etmeseydi tüm bunlar olmayabilirdi.

"Beni affedecek misin?"

"Bilmiyorum, gelmeni beklemiyordum Rob. Biraz düşünmeliyim."

Beni öpmek için edildiğinde başımı çevirip yanağımdan öpmesini sağladım. 

"Teşekkür ederim. Seni seviyorum Jess."

Harry'nin ağzından;

Sabah gözlerimi zilin sesiyle araladım. Etrafa baktığımda odamda uyuyakalmış olduğumu anladım. Üstüme baktığımda, üstümde pike olduğunu gördüm. İçinden çıkıp biraz nefes almak için balkona çıktım. Gelenin kim olduğunu görmek için biraz ilerlediğimde Jess'le bir çocuğun sarıldığını gördüm. Hemen aşağı indim ve yanlarına gittim. Bu piç de kimdi?

Best Thing I Never Had »» HSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin