~·~·~·~·~·~
Gözlerimi açarken güneşin gözlerime yansıttığı ışıklarından kurtulmak adına elimi kaldırdım. Elim, güneş ışınlarının gözlerime ulaşmasına engel olmayı başarmıştı.
Yattığım yerden doğruldum ve tenimi okşayarak ısınmamı sağlayan güneşe ve onu engellemeye çalışan büyük pembe ağacın , çiçeklerle donatılmış dallarına baktım.
Ayağa kalktığımda ağacın bana kadar uzanan dalına uzandım ve pembe çiçeklerinin kokusunu içime çektim. Muhteşemdi.
Bir tane çiçeği kendim için saklamak adına koparmak istedim. Ama bu bencillik olurdu ve güzel çiçek benim olduktan sonra eskisi kadar güzel olamayacaktı.
Elimi çiçeğin taç yapraklarında gezdirdim ve bir kez daha kokusuyla doldurdum ciğerlerimi.
Bulunduğum yere anlam veremesemde garipsememiştim.
Büyüklüğüyle ulu bir ağaç olduğu belliydi bu pembe ağacın.
Ağacın tek ve muntazam bir görüntüye sahip olması hayranlığımı artırıyordu. Çevresinde tur atarken birini gördüm. Görünmüş ardındansa kaybolmuştu.
"Kim var orada?" diye seslendim. Ses yoktu.
"Seni gördüm. Çık ortaya."diye bir kez daha seslendiğimde ortaya çıktı. Arkası bana dönüktü ve dejavu hissini iliklerime kadar hissettim.
"Sen..."dedim. Kim olduğuna dair bir fikrim yoktu ki. Yüzünü bana dönmediği sürece belki de hiç olmayacaktı.
"Ben."dedi. Ellerini pelerininin başlığına götürdü.
Merakla kim olduğunu öğrenmeyi bekliyordum.
Pelerininin başlığını açtığında zarif örgü modelleriyle işlenmiş uzun saçlarını gördüm ilk. Daha sonra saçlarının izin verdiğince ortaya çıkan sivri kulaklarını.
Bana doğru döndüğünde ise yüzünü görebilmiştim.
"Sen...sen" derken kelimelerim tükenmişti.
"Ben Melodiyan."dedi. Yutkundum ve daha dikkatli inceledim karşımdaki kişiyi. Bana benziyordu. Kendimi aynada görüyor gibi hissediyordum ve dumur olmuş karşımdaki kişiye bakıyordum.
"Sen.." dedim ve tekrar sustum. Ne demeliydim? Ne diyebilirdim ki?
"Şaşkınlığını anlıyorum Amari. Biz tek yumurta ikizleri kadar çok benziyoruz birbirimize." dediğinde gülümsüyordu.
"Sanırım."derken bende gülümsemiş ve elimle kulağını işaret etmiştim. "Kulaklar dışında."diye belirttiğim de gülümsemesi yüzüne daha da yayıldı.
Eliyle bir tutam saçını kulağının arkasına iktirdi ve kulağını daha da açığa çıkardı. Melodiyan'a bakarken farkında olamadan bende saçımı kulağımın arkasına iktirdim.
"Sen rüyalarıma giriyordun."dedim. Anlık bir aydınlanmayla. Rüyalarım belli belirsiz de olsa aklımdaydı.
"Evet."dedi.
~43~
En başından başla