/29/ bölüm

294 24 92
                                    


"Aldattım lan seni tamam. İstediğimi alamadım senden, sıkıldım anlıyormusun o yüzden aldattım"

Duyduklarımla Kaana  taraf yürüyerek tokat attım. Sonra yakasından tutarak çekiştirdim.

"Nefret ediyorum senden! Bunu bana nasıl yaparsın! Madem sıkılıcaktın neden o zaman bana bunları yaşattın Kaan?" dediyimde kollarımdan tutarak beni kendine çekti.

"Esila.. Doğru sevdim seni, sensiz yapamam sandım ama sadece hevesmiş. Anlıyormusun beni çok yoruyorsun. Peşimde koşan o kadar kadın varken neden artık beni sevmeyen birini isteyeyim?"

"İğrençsin! Nasıl bunları söyleye bilirsin nasıl? Hevesdimse neden düne kadar bana herşeyi açıklıycağını söylüyordun neden? Neden beni paramparça ettin?"

"Yeter artık Esila dur! Artık seni özgür bırakıyorum git hayatını yaşa. Nereye gitmek istersen git!"

"Kolay mı? Bu kadar olandan sonra, bana yaptıklarından sonra kolay mı? Ben.. ben sana şans vericektim ya ilk defa kalbimin sesini dinleyip sana şans vericektim!"

"Kandırma ikimizide Esila. Tamam sana kötü şeyler yaşattım ama geçti artık. İstesemde olanları değiştiremem. Bundan sonra hayatını kurman için sana yardım edicem. Merak etme boşanınca yüklü tazminat alıcaksın" dediyinde geri çekilerek tutunucak birşey aradım.

"Sen... Sen ne diyorsun? Bu kadar basit mi Kaan?"

"Evet. Bitti gitti artık"

"Yapamazsın. Bu kadar cani olamazsın!" diye bağırdığımda içeri o nefret ettiğim yüz girdi.

"Bitmedi mi Kaan? Ne zırvalıyor artık bu kız gönder de gitsin"

"Hadi Esila Mehmet seni eve bıraksın" dediğinde masanın üstündeki örtüyü çekerek yere attım. Kendimden geçmişcesine etrafı dağıtmaya başladım.

"Atın bunu dışarı!" diyen Selviyle 2 adam üzerime gelerek kollarımdan tuttu.

"Hayır Kaan bunu bana yapamazsın!"

"Kaan yapamazsın"

"KAAN!"

Gözlerimi kan-ter içinde açtığımda kabus gördüğümü anladım. Derin nefes alarak kendimi sakinleştirmeye çalıştım.

Ablam telaşla içeri girdiğinde hemen yanıma geldi.

"Kuzum, iymisin?"

"İyyim sadece kabus" diyerek yataktan kalktım.

"Geçicek ablam geçicek" diyen ablam yanıma gelerek beni göğsüne çekti.

Birden ağladığımda hemen konuşmaya çalıştım.

"Ne..neden böyle oluyor abla? Neden ben unu..tamıyorum olanları?"

"Gururuna yediremiyorsun ablam. Ne kadar o adamı sevmesende sende bir kadınsın hemde evli bir kadın. İhaneti kaldıramıyorsun" dediğinde sadece bir noktaya takıldım.

Ne kadar o adamı sevmesende... Ben onu sevmeye başlamıştım... Ben ona şans vermiştim..

Ben ona aşık olmaya başlamıştım..

Ama yalandı hepsi! Bu içimdeki lanet duygu yalandı! Ona olan sevgimi haketmiyordu o!

Ablamdan ayrılarak göz yaşlarımı sildim.

"Abla ben banyo yapayım. Geliyorum" dediyimde beni onaylayarak odadan çıktı.

Banyoya girerek rutin işlerimi halledip çıktım. Aynanın karşısına geçtiğimde yıkılmış Esilayı gördüm.

Gözlerim ağlamaktan şişmiş, yüzüm solmuştu.

Saçlarımı tarayarak topuz yaptım. Üstüme yeniden pijama giyerek aşağı indim.

Aşağı indiğimde ablam masayı hazırlıyordu. Adım seslerinden benim geldiğimi anladığında hemen arkasını döndü.

"Gel ablam, kalvaltı yap. Hem sen neden pijamaylasın?"

"Rahat olmak istedim" diye mırıldanarak masaya geçtim.

Ablam tabağımı doldurduğunda boğazımdan ne kadar birşey geçmesede zorla yemeye çalıştım.

"Ablam.."

Ablamın seslenmesiyle hemen ona döndüm.

"Efendim?"

"Bu gün Ahmet beyle konuşucam?" dediyinde kaşlarımı çattım.

"Neden?"

"Kuzum iymisin sen? Boşanma için diyorum. Ahmet bey halledicek" duyduklarımla yediyim lokma boğazımda kaldı.

Boşanmak..

Birden öksürdüğümde hemen su içtim. Birşey diyemiyordum. Sanki kelimeler boğazımda kalmıştı.

Bir an garip hissetmiştim. Doğru Kaanı asla affetmiycektim ama bir an boşanma diyince gözlerim doldu, kalbim kırıldı.

Belkide Kaan şimdi yine Selviyledir. Hatta boşanma işini bile hallediyordur.

Dün bana dememişmiydi sana kendimi ispatlıycam! Nerdeydi? Bu kadar mı çabuk vazgeçti!

Herşey yalandı! Onun bana olan duyguları, guya sevgisi, sevdası yalandı işte!

"Esila" ablamın sesini duymamla hemen ona döndüm.

"Hı yani efendim abla"

"Esila sen o adama karşı birşeyler hissediyormusun?" dediyinde birşey diyemedim.

"Kuzum, susma söyle bana"

"Hayır"

"Çok şükür. Bir an o şerefsize karşı birşeyler hissettiğini sandım. Zaten o günde hastanede bana kırıldığın için onunla gitmiştin biliyorum. Yoksa sen sana şiddet uygulayan birini sevemezsin dimi Esila?"

Keşke abla.. keşke kalbime söz geçire bilseydim.

İnsan hiç kendi katiline aşık olurmuydu? Ben olmuştum.

"Aynen. Yoksa benim o adama karşı hiç bir duygum olamaz. Ondan nefret bile etmiyorum"

Peki neden kalbim öyle söylemiyor?

"Anladım. O zaman bugün ilk iş boşanma dilekçesini veriyoruz"

"Tabiki"

"O adamdan bir kurturalım. Herşey düzelicek ablam"

"Düzelicek"

Evett ben geldimmmm🕊🕊

SAPLANTIWhere stories live. Discover now