4. BÖLÜM

5.4K 171 27
                                    

Stresten geciken reglim, ağrısını beli ederken acıyla yüzümü buruşturdum. Uyandığım'da Sidar ağbeyim yoktu, ayağa kalıp üzerime beyaz elbisemi giydim. Saçımın öndeki iki tutamını alıp arkadan birleştiridim, en sevdiğim tokamı alıp birleştirdiğim tutamı tuturdum. Aşağı inip avluya çıktım, herkez burdaydı.

"Dildan sana zahmet çilek reçeli bitmişte getiri ver bi."

Çilek korkulu rüyamdı. Alerjim vardı yediğim zaman nefes alamayıp bilincimi yitiriyordum kokusu bile nefesimi daraltıyordu.

"Kalk kendin al. Dilda senin hizmetin değil!"

Sidar ağbeyimin sözleriyle küçük kardeşim heja sustu.

"Ne kızıyorsun oğul kızıma, altarafi bir reçel getirecek eline mi yapışır."

Sidar ağbeyim azını açıp bir şey diyecekken söze girdim.

"Sorun değil ağam getiririm."

Sinirle hejaya bakıp kafasını büktü. Masadan reçel tabağını alıp, mutfakğa girdim Newroz abla bana bakıp gülümsedi.

"Günaydın."

"Günaydın kızım. Gel sende otur."

Dolabın kapağını açıp reçel kavanozunu aldım.

"Şunu içeri götüreyim gelirim ablam."

Newroz ablalarla yemek yerdim genelde, Newroz ablanın iki kızı vardı. Kocası kalp krizinden ölmüş kızlarıyla yapa yanliz kalmıştı. Küçüklüğümden beri burda kalıyorlardı, kızlarını severdim ama pekte içli dışlı değildik. Tabağı elime alıp avluya çıktım. Masaya bırakıp arkamı dönerken babamın sesi gitmeme engel olmuştu.

"Temizer kadınlarıyla çarşıya gideceğiniz. İyice süslen hazırlan, bir yanlışını'da saygızızlığını'da görmeyim."

Gözlerimi kapatıp yutkundum.

"Duydun mu?"

Allahım lütfen kurtal beni. Yalvarırım kurtal beni.

"Duydun mu dedim lan!"

Elerimi çenemin altında birleştirip sıçradım.

"Du...duydum baba."

Çatalı tabağına doğru atı.

"De hayde get zıkımlan."

Sidar ağbeyim ile göz göze geldiğimiz'de gözlerini kaçırdı. Elinde bir şey gelmiyor diye kendisini suçlasın istemiyordum. Mutfağa gidip dolaptan ilaç aldım. Su yardımıyla mideme gönderdim.

"Kızım aç değil misin gel hayde."

Newroz ablaya tebessüm etim.

"Aç değilim abla odama gidip dinleniyim biraz."

"Hasta mı oldun abla."

Baharın sorusuyla ona döndüm.

"Yok daha değil canım."

Anladım der cesine kafasını saladı.

"Tamam kuzum bir şeye ihtiyacın olursa çağır beni."

Onaylayıp odama çıktım. İçim daralıyordu, telefonuma gelen mesaj sesiyle ekrana baktım. Tanımadığım numaraydı.

0505****48
Hazırlan yarım saate ordayız Kalkanların kızı.

Kim olduğunu anlamam uzun sürmedim ama numaramı kimden almıştı. Babamdan gizli telefon kullanıyordum. Kafamı iki yana salayıp çantamı aldım. Odadan çıkıp merdivenlerden ineceken Sidar abim durdurdu beni. Elinde ki kartı bana uzatı.

İMDADIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin