25

1.3K 57 8
                                    

İçtima yapıyorduk ve sıra koşu yapmaya gelmiştik.

Taburun bahçesinde 5 tur kosacaktık.

"Başlayın!"

Emir geldiği anda sıralı bir şekilde koşmaya başladık. İkişerli sıra olarak koşuyorduk.

Yanımda ise baran vardı.

"Sen kilo almışsın bence asker böyle çatışmaya çıkılmaz koş koş zayiflasin."

Kaşlarımı kaldırıp ona baktım.

"Emredersiniz komutanım."

Sen dua et şuan tabur sınırları içerisindeyiz baran komutan yoksa gösterirdim ben sana kiloyu.

"Hızlı koşun Hızlı! Siz böyle koşarsanız düşman sizi çoktan alıp götürdü bile!"

Evet çünkü düşmanda silah yok dimi arkamızdan koşacak onlarda.

"Böyle sessiz sessiz de koşulmuyor ki!"

"Emredersiniz komutanım."

Hepimiz neyi soylecegimizi biliyorduk. Birlikte başladık.

"Gün doğdu hep uyandık
Siperlere dayandık
Gün doğdu hep uyandık
Siperlere dayandık

Bağımsızlık uğruna da
Al kanlara boyandık
Bağımsızlık uğruna da
Al kanlara boyandık"

Nefes alıp koşarken söylemeye devam ettik. Taburun bahçesinde askerlik durup bize bakıyorlardı.

"Sandılar Türk uyudu,
Ata cenge buyurdu,
Türkün asker olduğunu,
Dünyalara duyurdu.

Ülkemiz Türk ülkesi,
Âşık eder herkesi
Üstümüzden eksilmesin
Al bayrağın gölgesi"

Marşla birlikte kosumuzda bitmişti. Hepimiz kendimizi yere atıp bir süre dinlendik. Sonra ayağa kalkıp duş almak uzere tabura ilerledik.

~

Görev çıktığı haberini aldığımız için şuan harekat merkezine ilerliyorduk.

Ancak bu göreve sadece ben ve Buğra gidecektik çünkü biz istihbaratçıyız.

Parmak izimi okuttum ve harekat merkezine girdik. Yerlerimize oturduk ve erdem albay konuşmaya başladı.

"Bu görevde ikinizde terörist kılığına gireceksiniz. Onların kampına girip onlardan biri gibi davranacaksınız. Sonra ekranda gördüğünüz su dosyayı alıp getireceksiniz."

Daha sonra bize bir dosya uzattı ve devam etti.

"Size bu verdiğim dosyayı okuyun. Bilmeniz gereken herşey burada bu gece yola çıkacaksınız hazır olun."

"Emredersiniz komutanım!"

Son olarak selam verip çıktık. Boş bir odaya geçerek dosyayı inceledik.

Gerçekten burada bilmemiz gereken herşey vardı.

Bu görev zor olacaktı biliyorum. Zor olduğu kadarda uzun sürecekti. Belki aylar boyu.

Dosyadaki bilgileri iyice aklıma kazıdığımdan emin olunca dosyayı kapattım. İkimizde hazırdık.

Zaten şuan saat 23.30 civarı olduğu için hazır olmamız uygundu.

Ortak odaya gidip diğerleriyle kısaca Vedalaşıp helallik aldık.

Gidipte dönmemek vardı. Gidip dönmeyen nice askerler oldu.

Telefonumu çıkarıp egeye kısa bir mesaj attım. Normalde haber vermezdim ancak bu uzun bir görevdi.

~

Şuan askeri araçtaydık. Araç bizi bir yere kadar bırakacak devamını ise biz yürüyerek gidecektik.

Üzerimizde hiç birşey yoktu. Yalnızca kafa derimize yerleştirilmiş birer takip cihazı vardı.

Üzerimde bir şalvar onun üstünde ise garip bir kazak ve iğrenç bir ceket vardı.

Buğranın ise benden geri kalır yanı yoktu. İkimizde berbat görünüyorduk.

~

"Bunlardır bizim adamlar?"

"He hewal bunlar gelmiştir egitim icin. Bu arada bilesin bir karı var içlerinde."

"Hani nerededir?"

Eliyle yanindaki piçe beni gösterdiğinde onlara baktim.

"Hele sen gelesin buraya."

"Ben geleyim?"

"He sen gelesin."

Yanına ilerledim ve önünde durdum. Buğranın bakışlarının bende olduğunu hissettim.

"Senin adın nedir?"

"Şilan benim adım."

"He şilan bundan sonra sen benim sol kolumsun ha bilesin. Sizde bilesiniz bu kadına karışan beni bulur karşında bilesiniz!"

Senin sol koluna sokayım gerizekalı.

"Hadi geç yerine şimdi."

Tekrardan yürüyüp yerime geçtim. Buğra bana baktığında bende ona baktım.

İçimizden ayni şey geçiyordu.

"Bugun sadece silah çalışın dogru tutun silahları yeter. Baska da birsey yapmazsiniz bugun."

Arkasını dönüp kendi kaldığı yerine ilerlemesiyle bizde önümüze döndük.

"Beni takip edin haydi! Atış yapmaya gidecez."

Hepimiz onun arkasından yürüdük sonra biraz yokuş çıktık ve Atış alanına vardık.

Toplamda bugün eğitim icin gelen kişi sayisi 20ydi. Başımızda 4 terörist vardı ve 4 gruba ayrıldık.

"Beni iyi izleyin bakın silahi boyle tutacaksiniz! Sonra nişan alip Türkleri alnının çatından varacaksınız! Anladınız beni!"

Elimize silahları verdiler. Sanki bilmiyor gibi yamuk yumuk tutup sacma salak nişan aldık.

Dibimizdeki tahtaları bile vuramıyor gibi yapıyorduk. Çok komik geliyordu.

Öğrenelim bakalım silah nasıl tutulurmuş?

🤍

Evett onları bırakalım da silah tutmayı öğrensinler dimi? Smdmsmdn

Okuduğunuz icin teşekkürler ballar. 🤍



Alev (Kadın Asker)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin