•içimdeki şüphe•

944 92 70
                                    


Yorum ve oylarınızı bekliyorum..

İdil masanın başında ben hemen onun sağında oturuyordum. Seval Hanım ve Ayça da karşımdaydı. Ayça'nın annesi Neslihan Hanım da tam benim yanımdaydı.

Seval Hanım geleceği için daha bir özenliydi masa.. Seval Hanım eşi ve çocuklarını getirmediğini söylediğinde onun ailesi olduğunu öğrenmiştim.
Onlar konuşurken genellikle sessiz kaldım.
Babalarının ölümünden, cenazeden uzun uzun konuşuyorlardı.

Halinden tavrından anladığım kadarıyla Seval Hanım da Ayça'yı pek sevmiyordu. Birkaç kez onu terslediğine şahit olmuştum.

"Bana son kazığını attı işte.." İdil şarabını masaya bırakırken söylemişti. Ayça yarım ağız güldü.

"Milyonluk servet kazık mı oluyor İdil'ciğim?" diyerek İdil'e baktı. İdil sandalyesinde geriye yaslandı ve derin bir nefes verdi.

"Benim babamdan bağımsız param vardı zaten Ayça..Ve evet kazık oluyor..Servetinin p'ini bana harcayayım diye değil idare edeyim diye bıraktı.." eliyle Ayça'yı işaret etti.
"Sana..Çocuklara da tabiki.." diyerek göz kırptığında Seval Hanım yanında oturan Ayça'ya kısa bir bakış attı.

"Derdin para mı Ayça? Ömrünün sonuna kadar bitiremezin zaten payına düşeni..Ne istiyorsun daha?" diyerek yemeğine döndü.

"Para değil tabiki..Ama kocamın arkasından böyle konuşmasını istemiyorum suç mu?" Ayça da kendini savunduğunda İdil derin bir nefes verdi.

"İstediğim gibi konuşurum..Öldü gitti..Artık ben varım.." yeniden şarabını yudumladı. Babası ile iktidar savaşını o ölünce de olsa kazanmıştı. Şimdi onun ailesi de işleri de İdil'e emanetti.

"Binlerce çalışanı olmasa bugün bırakıp giderim aslında..Neyse zamanı var..Şirketlerde düzen oturtayım sonra gideceğiz Hazan'la..Dünyayı gezeriz.." diyerek elimi tuttuğunda masadaki herkes bana baktı.

Ben de İdil'e baktım. Böyle bir planımız olduğunu bilmiyordum. Utangaçlıkla gülümsedim.

"Hazan'ın böyle uyumlu olması ne güzel.." Seval Hanım yapmacık bir şekilde söylemişti.
"Keşke benim söylediklerime de uysaydı zamanında.." bir kaşını kaldırıp bana baktığında İdil hemen konuştu.

"Abla..Başlama yine..Her şey iyi şu an..Biz çözüyoruz aramızda.." bana bakıp gülümsediğinde ben de gülümsedim. Beni koruması hoşuma gitmişti.

"Evet evet..Ben de şahit oldum.." Ayça sırıtarak söylediğinde çalışma odasındaki halimizden bahsettiği açıktı.

"Bakalım nerede çözemeyeceksiniz? Merakla bekliyorum.." Seval Hanım imalı konuşurken İdil'e bakıyordu. İdil derin bir nefes verdi.

"Ablam bana güvenmezken Hazan nasıl güvenebilir ki?" şarabının tamamını içti..Gerildiğini anlayabiliyordum.

"Tamam İdil..İstediğinizi yapın.." trip atar gibi söylemişti.
"Dosya mı ne neye bakacaksak bakalım eve gitmem lazım..Çocuklar yarın kampa gidecek.." Seval Hanım ayaklandığında İdil de onunla birlikte kalktı.

"Kahveleri odamda içelim..Bizim biraz işimiz var.." diyerek bana gülümsedi. Onlar gittiğinde Ayça, Neslihan Hanım ve ben kalmıştık.
Yemeği yedikten sonra biz de kahve için salona geçtik.

Masa hızla toplanırken ben de çocuklara bakmaya gittim. Zaten bu evde sevgisinden emin olduğum ve yanlarına iyi hissettiğim tek varlık onlardı.
İkisi Kemal Efe'nin odasında oynuyorlardı. Bir süre onlarla sohbet ettim. Yüzmede ve teniste yaptıklarını anlattılar. İkisi de öyle tatlı ve sevecenlerdi ki..

Yangın Sayılır gxgHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin