Oy ve yorumları bekliyorummm🔥
•••
İdil Hanım odaya gelip su ve yemek bıraktığında gün ağarıyordu. Sabah olduğunu oradan anlamıştım. Ardından arabasına binip evden gittiğinde ne zaman döneceğini bilememenin verdiği rahatsızlık hissi ile kaldım. İdil Hanım'ın bıraktığı sudan büyük yudumlar aldım. Gerçekten susamıştım. Canım yemek istemiyordu.
Zihnim sadece onun sözlerini çeviren bir makina gibiydi.
"Ucuz, basit, paragöz bir kız..." Bu sözleri kalbimi paramparça etmişti. Beni böyle tanımlamasını istemezdim. Ama onun gözünde bu kadardım.
Odada uğruna işten çıktığım İdil Hanım'a yalan söylediğim dolarlar seriliydi. Yerde onlara basarak yürüyordum ama mutlu değildim. Huzurlu, sakin, neşeli değildim. Bu işte bir terslik vardı.
İdil Hanım ile yaşadıklarımı düşündüğümde derin bir nefes vererek başımı dizlerime koydum.
Mağazada karşılaştığımızdan beri bana karşı iyiydi. Parkta kabanını vermiş, sonrasında beni dinlemişti..Ardından yemeğe çıkarmış ve yine benimle çok nazik bir şekilde ilgilenmişti. Kaldığımız otel odasında dudaklarıma dokunuşuyla kalbimi belirsiz bir ritime soktuktan sonra onunla güzelce uyumuştum. Cümle içerisinde öylesine söylediğim notları bana bulmuştu.. Ben.. Ben ne yapmıştım?
Onu bir miktar para karşılığı sinirlendirip üzmüştüm. İdil Hanım' bunu hiç hak etmemişti ama yapmıştım. Böyle düşününce sinirlenmesini daha iyi anladım. Ben onu beklemediği anda üzüp hayal kırıklığına uğratınca o da keskinleşmişti.
Ben böyle aptalca bir şey yapmadığım zamanlar ilgili ve nazik biriydi. Belki de onu bu öfkeli kadına dönüştüren kişi bendim.
Sana insan gibi davranarak zaman harcamazdım..
İdil Hanım'ın bu sözleri zihnimde döndüğünde gözlerim doldu. Evet bana insan gibi davrandı. Bir hata, yanlış ya da kabalık yapmadı. Asıl yanlış bendim.
Odada dakikalar belki de saatler geçerken tek düşünebildiğim yaptığım bu aptal hataydı. İdil Hanım gibi birine bunu yapmamalıydım. Beni çok güzel bir şekilde kendime getirmişti.
Zaman geçsin diye odaya saçılan paraları toplayıp çantasına koydum. Fermuarını kapatıp çantayı odanın diğer köşesine fırlatır gibi bıraktım. Onları görmek istemiyordum. Bu halde olmamın sebeplerinden biri benim akılsızlığım ise diğeri de paraydı.
Sonra uzun bir duş alıp kendime geldim. Sıcak su ve kaliteli banyo ürünleri eşliğinde hayatımda yaptığım en iyi banyoydu.
İdil Hanım'ın verdiği notlara yeniden baktım. Odada okuyabileceğim tek şey bunlardı. Kafamda İdil Hanım ile ilgili düşünceler oturdukça başka şeylere odağım artıyordu. Bu kez notları kavrayabilmiştim..
Yapacak daha fazla işim kalmadığında bir an önce İdil Hanım'ın gelmesini ve ona kendimi affettirmeyi istiyordum. İstek de değil bu hisle yanıp kavruluyordum resmen.. Bu odada düşüncelerimle başbaşa kalmak gerçeği görmemi sağlamıştı.
Odada zaman geçmek bilmezken sadece su içiyordum. İdil Hanım'ın bıraktığı sandviç baktığımda bile midemi bulandırıyordu. Streslendiği zaman yiyemeyen insanlardandım.
Kendimi zorlayarak yeniden biraz uyudum yoksa bu odada zamanın geçmesi imkansızdı. Yeniden uyandığımda camdan baktığım gökyüzüne göre öğleden sonra olmuş gibiydi. Notları alıp yatağa oturdum. Artık burda yazanları ezberlemiş olsam da yapacak başka bir şeyim yoktu.
Kapıdan anahtar sesi geldiğinde hemen notları yatağın bir köşesine atıp doğruldum. Kalbim heyecanla atıyordu. Saçımı düzeltip yatakta oturdum. Açılan kapının ardından İdil Hanım'ın mavi gözleri ile göz göze geldiğimde nihayet derin bir nefes alabilmiştim.
