13. SON MU? BAŞLANGIÇ MI?

104 11 12
                                    

Yeni bir bölümle daha sizlerle birlikteyim :D
Bölümü beğenerek yorum yaparsanız çok sevinirim.
İyi okumalar.
.....

Ben, kendimden nefret ettirmeye çalıştığım adamın kollarındaydım. Sağından bile daha soğuk olan adamın solundaydım ve orası ısınmaya başlıyordu. Duygularımız aynıydı fakat aklımız artık daha fazla yerindeydi. İkimizde artık deli gibi sevmiyorduk. Kalbimizdeki sevgi artık kontrol altındaydı. Aklımız bu sefer daha güçlü basıyordu. Belimdeki eli ile beni biraz daha çekti kendine. Uyanıktı belliki. Kafasını kaldırdı ve saçlarımın arasına gömdü.

Kokumu içine çektiğini farkettim. Onun en büyük hasreti, sevgisi, acısı bendim. O ise benim en büyük hikayemdi. Ondan biraz çekildim ve bedenimi ona döndürdüm. O zaman tekrar göz göze geldik. Odaya giren ışık yüzüne vurduğu için onu pek göremesem bile, geceden alınmış gözlerini görmek zor değildi. Bana baktı ve gülümsedi. Ben ise bir tepki vermedim.

Dakikalar boyunca izledi beni. Aramızdaki sessizlik bozulana kadar izledi. Ben ise arada kaçamak bakışlarım dışında pek fazla bakmadım ona. İçimdeki duyguların hala tam olarak iyileşmediğinin farkındaydım fakat bunu kendi ellerimle de düzeltemiyordum.

"Gitmemiz gerekiyor, uçağımız var." demişti bana sakince. Bir cevap vermedim. İçimde hala büyük bir korku vardı. Bu korkuyla yüzleşmek istiyordum fakat o beni çok daha fazla korkutuyordu. Yüzleşmek zorunda olduğumun farkındaydım. İki yolum vardı, yüzleşmek veya kaçmak. Herşeyden kaçtığımda, birkez daha herşeyin yanına bitiyordum.

O zaman tek bir yolum vardı, o da yüzleşmek.

Bu sefer kaçmayacaktım. Kaçabilmek imkanım olsa bile kaçmayacaktım çünkü bu sefer, herşeyi düzeltmenin tek yolunun bu olduğunun farkındaydım. Hayatımı yerine koymanın yolunun bu olduğunun farkındaydım ve bu sefer, herşeyin karşısında daha aklı başında olarak duruyordum.

"Korkuyorum." diyerek ona içimde olan bütün duyguları tek bir kelimede itiraf etmiş oldum. Devamını getirmeme ihtiyacım yoktu. Herşey açıktı zaten. Biraz daha dibine girdim ve kafamı eğdim. Bakışlarının bende olduğunu hissediyordum.

"Bende." dediğinde anlam veremediğim bir şekilde kalbim hızlandı. "Uzun bir zaman sonra bende korkuyorum çünkü sen varsın. Kendimin zarar göreceğini bilsem bile, konuda sen olunca korkuyorum ben." demişti bana.

Anlam veremediğim tek şey kalbimin hızlanması değildi, onun sözlerine karşında içimde oluşan güçtü. Yatakta oturur hale geldi ve sırtını yatak başlığına dayadı. Ben ise kafamı, onun karnının üzerine koydum. Elleri saçlarıma gitti ve okşamaya başladı.

Gidelim." dedim kendimden emin bir şekilde. Bizim içimizde oluşan sıcaklığın arttığını hissettim.

"Bu kadar mı istemiyorsun?" diye sordu. Neyi sorduğunu anlayamadım. "Üsteğmen." Göz göze geldik. İçimdeki korku arttı. "Benimle beraber olmayı, benimle konuşup herşeyi düzeltmeyi, ait olduğun yere geri dönmeyi, tim ile tekrardan bir araya gelmeyi bu kadar mı istemiyorsun?" dedi. Derin bir nefes aldım. Ona rağmen, aldığım nefes yetmiyormuş gibi hissettim. Bir süre bir cevap vermedim. "Korkuyorsun. Neyden korkuyorsun bu sefer tam olarak anlayamıyorum." dedi.

"Kendi yaptığım hatayla yüzleşmekten korkuyorum Yüzbaşı. Seninle yüzleşmekten korkuyorum fakat bunun da tek çarem olduğunun farkındayım. İstemesem bile, bunun bir zorunluluk olduğunun farkındayım." dedim. Anında cevap verdi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 24, 2024 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ASKER'İMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin