8. FOTOĞRAF KARESİ

57.3K 3.9K 1.6K
                                    







instagram; cordeleime
twitter; cordeleima

wattpad hesabımı takibe alırsanız çok sevinirim. adıma tıklayarak takip et'e basmanız yeterli. biraz sayı takıntım var benim, mazur görün.

cordeleima

keyifli okumalar.







8. FOTOĞRAF KARESİ


Sevgili günlük,

Bu sabaha bir babanın, beni korkutmaktan
ziyade mutlu eden sesi ile uyandım.

Ve bu benim için bir ilkti.


Dün gece yatmadan önce, odamın perdelerini sonuna kadar açık bırakmış, yıldızları izleyerek uykuya dalmıştım. Uyuyana kadar, gördüğüm tüm yıldızlara farklı adlar vermiş ve hatta birkaçı ile konuşmuştum bile. Onlara hislerimi anlatmış, son zamanlardaki değişen hayatımdan bahsetmiştim.

Onlar da beni tüm gece dinlemiş, hatta birkaç yıldız bana göz bile kırpmıştı. Ve içimdeki hisleri bu zamana kadar ki en iyi arkadaşlarım olan yıldızlara anlatmış olmak, benim her zamankinden daha güzel bir uykuya dalmama neden olmuştu.

Yıldızlar, benim için ayrılardı çünkü bir zamanlar, karanlığıma fener tutan tek şey onlardı. Pencerenin kenarından sızan yıldızların cılız ışığı, bir zamanlar, benim için güneş ışığından bile daha parlaklardı.

Ve işte, bu yüzden, yıldızlara karşı içimde bambaşka bir sevgi ve minnet vardı.

Yıldızlar sayesinde daldığım bu güzel uykudan, sabaha da güneş ışığı ile uyanırım sanıyordum. Güneşin sıcaklığı yüzüme vurur ve güzel bir güne merhaba derim sanıyordum. Öyle tahmin etmiş ve hatta gece en son bunu dileyerek uykuya dalmıştım. Artık babamın veya abimin odamın kapısını kırmaya çalışarak beni uyandırmaları olmayacak ve ben, günüme güzel başlayabilecektim.

Öyle hayal etmiştim. Artık güzel sabahlara kalkabileceğimi düşünmüştüm.

Ama hayallerimde bile böyle güzel yeni bir şekilde, böyle mutlu edici bir sabaha merhaba diyeceğimi düşünemezdim.

"Babacığım, artık uyanmak ister misin?" diyen sesi ilk başta anlayamamış ve yatağın içinde dönmüştüm. O anlarda, uyku bana daha cazip gelmişti çünkü.

Sesin kim olduğunu algılayamadığım için uykuya dönmek kolay olandı. Ama sesin sahibi konuşmaya devam etmişti. Ve işte o zaman, yataktan hızla kalkmıştım.

"Aynı Kenan Abin gibi uykuyu çok seviyor olabilirsin ama kahvaltıya eşlik etmeni istiyoruz. Hem annenle sana bir sürprizimiz var. O yüzden şimdi, uyanabilir misin? Söz, kahvaltıdan sonra yine uyumak istersen ben seni yatağına taşıyacağım."

Çok cazip bir teklifti, kahvaltıdan sonra yatağa, uyumak için geri taşınmak ama her şeyden önemlisi, bunları söyleyen kişiydi.

Selim Beydi. Beni kahvaltıya çağırmak için gelen kişi oydu. Selim Aker'di. Melih'in, Mete'nin, Emre'nin, Emir'in ve Kenan'ın biricik babaları ve Cansel Aker'e çok aşık eşiydi. Selim Aker'di.

Melin'in babası.

Hayır, Melis'in babası.

Melis'in daha kendi içinde bile baba diyemediği babası.

KARMAŞIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin