48

                                    

                                          
Haiiii ben geldiiim!
Yazım yanlışlarım varsa affoluna. Keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx
     
Taehyung, Yejun'u hırsla iterken yüzüne yumruğunu indirdi. Yüzünü buruşturarak ağzını tiksinmiş bir ifadeyle hunharca sildi. "Kafayı mı sıyırdın lan!" diye kükredi. "Eşcinsel ve bana aşık olmanı bile anlarım, ama sevgilim olduğunu bile bile beni öpmek nedir lan! Yugyeom'un yolundan mı gitmek istiyorsun? Seninde ağzını yüzünü kırayım mı o it gibi!"
Yejun düştüğü yerden kalkmadan, "Özür dilerim, ben aciz gibi davranmak istemiyorum, artık ben de yönelimimi ve duygularımı saklamak istemiyorum Taehyung."
"Sevgilim var lan sevgilim! Ve sen benim arkadaşımdın, artık hiçbir şeyimsin. Zaten bana hislerin varsa seninle arkadaşlık etmeye devam etmem de doğru olmazdı. Seni takıma da geri almıyorum, bir daha benimle konuşmaya kalkışmaya çalışma yoksa Yugyeom'dan daha beter döverim seni!" diye bağırdı tehditkâr bir sesle.
Sonra da zemine düşen Yejun'un yanından geçip doğruca zemini döven sert adımları eşliğinde yanıma geldi.
Ben gördüklerimin ve duyduklarımın şokunun içinden sıyrılamamışken elimden yakaladığı gibi beni çekiştirmeye başladığında son anda eğilip zemindeki kitabımı alıp peşinden koşturarak adımlarına eşlik ettim.
Doğruca tuvaletlerin olduğu bölüme gitti ve sonra da elimi bıraktığı gibi aynanın karşısına geçip ellerini sabunlayıp köpüklü parmaklarıyla dudaklarını hırçınca köpürterek yıkayıp duruladı. "Bana gelmiş bir de Yejun'u takıma geri al diye şans ver diyorsun iyi niyetli bebeğim benim. Herif bana yanıkmış, aşkını itiraf etti resmen. Yıllardır arkadaşım olan adam, konuşmayı kestikten birkaç gün sonra gelip bana eşcinsel olduğunu ve benden hoşlandığını açıklıyor. Şaka gibi."
Ağzını ve ellerini kuruladıktan sonra elimden yakalayıp beni kendine doğru atik bir hamleyle çekince göğüslerimiz orta yolda çarpıştı. Yanımda tuttuğum kitabım onun kalçasına çarptı. "Dudaklarıma başka bir dudak değdiğinde tiksindiğimi fark ettim. Midem kalktı resmen. Sadece dudaklarım seninkilere değsin, bir tek elimi sen tut, bir tek senin için güleyim, bir tek seninle ağlayayım istiyorum..." dedi ve sonra da dudaklarını dudaklarıma bastırdı.
-
Beni zorbalayan Yejun'un da aslında gizli bir eşcinsel olduğu ve bunu asla insanlara açıklamaya cesareti olmadığı için beni kıskandığı, benim kadar güçlü olmadığı ve korkak olduğunu koridorda tek duyan bizdik. Taehyung ve ben...
Taehyung'a karşı hisleri olduğunu, ona karşı arkadaştan öte hisler beslediğini söylediğinde ve tıpkı Yugyeom'un bana yaptığı gibi saliselik Taehyung'un dudaklarından öpmeye yeltendiğinde orada bizden başka kimse yoktu.
Ama buna rağmen magazin sayfası çalkalanmaya başlamıştı. Ve bunun üzerine çoğu kişi Yejun'un kendisinin itiraf ettiğini söylemeye, bunun dedikodularını yapmaya başlamıştı.
Taehyung kafeteryadan bizim için içecek bir şeyler almaya indiğinde, Yejun yanıma gelmişti. Tüm sınıfın onu konuşmasına rağmen, çıkıp gitmemişti. Kıpkırmızı kesilmiş gözlerle, "Kapının önüne gelir misin?" diyerek yanımdan geçip gittiğinde ensemi sıvazlayarak yavaşça sıramdan kalkıp dışarıya çıktım.
"Sen kazandın... Nasıl yaptın, hetero zannettiğim için ona asla cesaretimi toplayıp açılamamışken, sen onu kendine nasıl aşık ettin?" diye sordu hüzün dolu bakışları ve ızdırap içerisindeki sesi eşliğinde.
Bu soruya nasıl cevap vermem gerektiğini bilemezken, birkaç saniye sadece gözlerine afallamış bir şekilde baktım. Sonra da söze atıldım. "Ben sadece kendim gibi davrandım..."