6🌼

3.2K 153 72
                                    

İyi okumalar ❣️

Bugün çok yorucu bir gündü. Restorant tıklım tıklım doluydu. Özel bir gün vardı da benim mi haberim yoktu. Ayakta durmaktan yer ayağımın altından kayıyormuş gibi hissetmeye başladım. Hemen mutfak kısmına geçip kendimi ilk gördüğüm sandalyeye bıraktım. Bugün benim gibi garson 2 arkadaşım izinli olduğu için ben ve arkadaşlarım çok yorulmuştuk.

Aşçılarımızdan biri olan Emine teyze elinde tuttuğu bir tabak sarma ile yanıma geldi. Oda bugün birşeyler yemediğimin farkındaydı. Koşuşturmaktan yemek yemeye zaman bile bulamamıştım ki.

" Sana sarma getirdim kuzum sen seversin."

" Teşekkür ederim Emine teyzem valla açlıktan bayılacaktım az daha".

Afiyet olsun yavrum."

Çatalı elime alıp hemen mis gibi, incecik sarılmış sarmalara batırdım. Ağzıma atar atmaz gözlerimi yumdum. Muhteşem bir lezzetti. Emine teyze gerçekten o minik ve tombul elleriyle şah eserler yaratıyordu.

" Al yavrum yoğurtta getirdim "

" Emine teyzem poğaça yanaklarını yerim bak senin, şımartıyorsun beni"

" Yalaka seni"

Gülümseyerek ayrıldı yanımdan. Kendimi yemeğe vermişken telefonumun sesi ilişti kulağıma. Mutfakta ses olduğu için acil çıkış kapısının olduğu bölüme girdim. Kayıtlı olmayan bir numaraydı. Önce kim olabileceğini düşünmeye başladım ama hemen sonra arayanın Asrın olduğunu anladım. Onunda numarasını akıl edip adam akıllı kaydedememiştim.

Bir dakika, Asrın beni mi arıyordu, ama neden?

İçimde tarif edemediğim bir heyecan baş gösterirken hemen telefonu açtım.

"Ufaklık"

Sesi kulaklarımı doldurduğunda titrediğimi hissettim. Kalbime ne oluyordu böyle ,neden deli gibi hızlanmıştı ki?

Sesi tedirgindi, kötü birşey mi oldu acaba. Bir kaç saniye sessiz kaldım. Kalbim göğsümden çıkmak istiyormuş gibi çırpınıyordu. Soluduğum nefes bana yetmiyordu. Sanki saatlerdir havasız kalmışım gibi hızlı hızlı nefes alıp vermeye başladım. Ben tuhaf bir durum içindeyken yine onun sesini duydum.

"Eylül"

"Güzelim ses ver konuş benimle"

Daha çok endişelendiğini ses tonundan anlamıştım. Onu daha fazla korkutmak istemediğimden hemen kendimi toplayıp cevap vermiştim.

"Asrın"

Derin bir soluk verdiğini duydum. Bir süre ses gelmedi. Telefonu kulağımdan çekip ekrana baktığım da kapatmamış olduğunu fark ettim . O zaman neden cevap vermedi ki. Kötü birşey mi oldu acaba.

" Ufaklık...

" İyi misin? "

" Şimdi daha iyiyim güzelim. Asıl sen iyi misin "

" Evet, iyiyim. "

" Seni defalarca arayıp mesaj attım, ulaşamıyınca da çok korktum. "

" Özür dilerim koşuşturmaktan duymamışım ve bugün Restorant kalabalık olduğu için telefonumu hiç elime alamadım."

" Bu seferde sana ulaşamasaydım  arabama atlayıp soluğu yanında alacaktım ufaklık. Aklım çıktı. "

GÖLGEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin