Selaaam! Bu, Nazlı Aden'in bebeğiyle olan özel bir bölüm. Nazlı'nın hamileliği boyunca yaşadığı küçük küçük anılar ve zorluklara dayanan kısa bir bölüm! Bundan sonraki bölümümüz de genel olarak başlıyoruz! Bir sonraki bölüm çok daha uzun olacağı için bir süre vermiyorum yalnızca sınırlandırma koyacağım. Ve eklemek istiyorum ki bir sonraki bölümü yazmak için çok heyecanlıyım. Bunu böyle çat diye yazıp bırakıyorum buraya, satır arası yorumlarınızı bekliyor olacağım tepkilerinizi merak ediyorum. Vote atıp yorum atarak bana destek olabilirsiniiiiiz!
Bölüm Şarkısı •
Can Bonomo| Güneş
Nil İpek| Gözleri Aşka Güleniyi okumalar sevgili sevgililerimm!
•
|25.01.2017|
Elimdeki kamerayı sabitleyip başlattım. Gerisin geri yatağa oturarak bacaklarımı birleştirdim. Sağ elim yüzümdeki buruk tebessümle birlikte karnıma uzandı. “Merhaba” dedim yüzümü buruşturarak. Sonra derin bir nefes alıp gözlerimi kapattım.
“İleride eğer bu videoyu açıp izleyecek olursak benimle dalga geçmeyin olur mu? Çok gerginim. Güzel kızım ya da biricik oğlum... Henüz 2 aylıksın ve annen seni sadece 3 gündür tanıyor. Bu çok zor...” Ellerimle yüzümü kapatıp ofladım. Bir elim tekrar karnıma uzandı. “Düşünebiliyor musun şu an karnımda küçücük bir et parçasısın ve sadece bir kaç haftalıksın. İleride, yani sen büyüdüğünde, o güne kadar senin için videolar çekeceğim. Bu kararı çok zor aldım. Seni doğurmayı, sana kendimi anlatabilmeyi...” yüzümde buruk bir tebessüm oluştuğunda başımı hafifçe yere eğdim. “Bugün seni gördüm. Kalp atışlarını duydum. İşte o an karar verdim seninle bir gelecek kurmaya... Sana ömrümü adamaya, çok korkuyorum biliyor musun? Bu iğrenç dünyada canının yanmasından ve sana yetememekten. Oysaki bugün seni aldırmaya gitmiştim.” Alaylı bir gülüş dudaklarımdan kaçtığında sol gözümden bir damla yaş aktı. “ama merak etme küçüğüm... Seni ömrüm boyunca koruyacağıma ve seveceğime yemin ederim.”17.04.2017
Telefonu kamerasını açıp acelece konuştum.
“Merhaba küçük yaramaz! Bugün seni doğurmakla ne kadar harika bir karar aldığımın farkına bir kez daha vardım. Heyecandan çığlık atmamak için kendimi zor tutuyorum. Küçücük bir fasulye tanesinden şimdi elleri ve ayakları belli olan bir bebeğe dönüşmeye başladın. İlk aylar ne kadar değişen hamilelik hormonlarımdan ötürü ve mide bulantılarımla depresif geçmiş olsa dahi şuan mükemmel hissediyorum! Hatta seni bir an önce doğurmak istiyorum.” Parkta oynayan çocukları kameranın görüş açısına aldım.
“Bak neredeyim... Ceyda teyzenin bize dondurma almasını bekliyoruz. Onlara baktıkça duygulanıyorum, senin burada oynadığını ve koşarak bacaklarıma sarıldığını hayal ediyorum. Bu arada isminin ne olacağı konusunda Teyzen ile oldukça sıkı bir kavga içerisindeyiz çünkü o kadar inatçısın ki 1 ay önce öğrenmemiz gereken cinsiyetini gizlemekte bir hayli ısrarcısın... Oldukça stresli ve sancılı bir hamilelik geçiriyorum. Bu yüzden günümün çoğu hastanede geçiyor. Okulumu dondurmak zorunda kaldığım için bir sene uzatmak zorunda kalacağım. Seni sabırsızlıkla bekliyorum sevgili bebeğim. Lütfen benimle kal ve sağlıkla dünyaya gel”
08.05.2017
Kutudaki baklavalardan bir tane daha ağzıma atıp iştahla yerken dudaklarımdaki şerbeti elimle temizleyip elimi ağzıma alarak emdim.
“Asla doymak bilmeyen bir çocuksun! Ayrıca anneni sürekli olarak tekmelemen çok ayıp. Sanırım doğduğunda seni futbol kursuna yazdıracağım. Aşermelerim bitmek tükenmek bilmiyor ve Ceyda teyzen sana sürekli mevsim meyveleri getiriyor. Sanırım yarı zamanlı işinden kazandığı maaşının çoğunu senin için harcıyor. Doğmana henüz 3 ay var ve biz ne zaman dışarı çıksak senin için bir sürü kıyafetler alıyoruz. Yeni bir eve geçtik ve burada senin için bir oda hazırlayacağım. Bil diye söylüyorum odan tamamen kırmızıdan oluşuyor. Biliyor musun henüz bir ad bulamadık sana yani aslında koskoca bir defter dolusu isim var elimizde ama cinsiyetini hâlâ öğrenemedik! Bu kadar inatçı olmak zorunda mısın bebeğim?” elimle şişkin karnımı okşayıp kadraja aldım. “Kocaman bir bebek oldun bile... Ve son olarak Ceyda teyzen yediğim tatlılardan ötürü yakışıklı bir oğlan çocuğu olacağını söylüyor. Seni seviyorum miniğim ve hasretle bekliyorum.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEDH 18
SpiritualYETIŞKIN IÇERIK 18 Parmakları eteğim altından ince çamaşırıma dokunduğunda başını boynuma yaslayıp hırıltılı nefesini kulağıma üfledi. "Ne renk?" bedenimi ele geçiren arzuyla diğerlerinin duymasından korkarak "Beyaz" dedim. Son nefesimi veriyormuşç...