13.Bölüm

                                    

                                          
Merhabaaa
                          
Nasılsınız
                          
Multi; yemekte giydikleri
                          
İşte yemek bölümü ile karşınızdayım olaylar olaylar hdsajdjskjdg
                          
Daha fazla sizi bekletmeden okumaya alalım
                          
Keyifli okumalar 🌺
                          
*****
                          
Arabada sessizce ilerlerken göz ucuyla Göker'e baktım. Baştan aşağı siyah giyinmişti. Siyah bir gömlek, siyah pantolon ve siyah ceket. Sanırsınız cenazeye gidiyoruz.
                          
Ben ise ona zıt olarak baştan aşağı beyaz giydim. Beyaz bir bluz, beyaz bir pantolon ve beyaz stiletto. 
                          
Farklı tarzlar, aynı hayatlar.
                          
"Sıkıldım ben, şarkı açsana."
                          
"Devrim eline noldu!" telaşla bağırdığında elime baktım.
                          
"Ay ne olmuş elime!" elimi hızla inceliyordum ama bir şey yoktu.
                          
"Bende onu diyorum şükür elin var, aç radyoyu." dedi sırıtarak.
                          
"Bana bak Göker; yemin ediyorum öldürürüm seni. Bak ardı ardına beddua yağmuruna tutarım seni. Beni delirtme!" dedim sinirle. Gerçekten kafasına sıkacaktım az kaldı yani.
                          
"Ha bir de o mesele var. Sana bundan sonra beddua etmeyi yasaklıyorum. O ettiğin beddualar hala kulağımda, kan donduran cinsten." dedi yüzünü buruşturarak.
                          
"Oldu canım ya, sen yasakladın ya bende kesin etmem bundan sonra. Sana az bile." dedim saçlarımı savurarak.
                          
"Sabır diliyorum sadece sabır. Her neyse konumuza dönelim, benim orada katil olma olasılığım yüksek. Birini öldürme girişiminde bulunursam beni tut. Zaten planı biliyorsun."dedi.
                          
"Sen rahat ol , o iş bende. Bir gidelim de o yemeğe o zaman görürüz." 
                          
****
"Hoş geldiniz." dedi sevgili kayınvalideceğim Hatice teyze.
                          
"Hoş bulduk." dedik sakince.
                          
Göker elimi tuttuğunda salona doğru ilerledik. 
                          
Salon girişinden gördüğüm kadarıyla baya kalabalık bir ortamdı.
                          
Kazulet anakonda da yanında sarışın bir yılanla oturuyordu. 
                          
Salona giriş yaptığımızda hepsi ayağa kalktı.
                          
Ay şunlara bakın sorsanız bize günahlarını vermezler yalandan bir sevgi pıtırcığı oluyorlar.
                          
Kır saçlı yeşil gözlü bey amca Göker'e kötü kötü bakıyordu. Net Eslem'in babası arkadaşlar kesin bilgi yayalım.
                          
Göker'e baktığımda adamı çoktan gözleriyle öldürmüş gömüyordu. 
                          
Elini hafif sıktığımda bakışlarını çekti.
                          
"Ooo hoş geldiniz oğlum. Kızım, biricik gelinim sende hoş geldin." dedi Erdem amcacığım.
                          
Bu adam kadar oyuncusunu göremezdiniz. Pantene Altın Kelebek yılın iki yüzlüsü ödülü benden Erdem Eroğlu'na gidiyordu efendim.
                          
"Hoş bulduk baba." dedi Göker sakince, bende baş selamı verdim.
                          
Salonun geri kalanıyla da selamlaşıp yemek masasına geçtik.
                          
Masada Göker'in karşısında Eslem anakondası, Eslem'in yanında sarışın nişanlısı, iki başta da Erdem amca ve adını yeni öğrendiğim kır saçlı Beyazıt albay vardı.