kapanmak
Görünüm
Türkçe
[değiştir]Söyleniş
[değiştir]Heceleme
[değiştir]- Heceleme: ka‧pan‧mak
Eylem
[değiştir]kapanmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi kapanır) kapa (eylem) sözcüğünün belirtilmemiş çekimi -ır
- kapalı duruma gelmek
- Son basamağı aştığım zaman, babanın kapısı hızla yüzüme kapandı. - Yusuf Ziya Ortaç
- -e dışarı ile ilişiğini kesmek
- Rahatça çalışmak istediğim zamanlar buraya kapanırım ve kimse girmesin diye bazen içeriden de kapıyı kilitlerim. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
- çalışamaz, etkinliğini sürdüremez duruma getirilmek:
- Manzumem çıkmadı ve Rübap kapandı. - Yusuf Ziya Ortaç
- son verilmek, kesilmek
- Arif sustu. Hacı Bey de üstelemedi. Söz de burada kapanmış oldu. - Memduh Şevket Esendal
- -e yüzü, gövdesi bir yere gelecek biçimde eğilmek
- Haykırmak istedim, çıkmadı feryadım. Kapanıp toprağa, ağladım ağladım. - Enis Behiç Koryürek
- tatile girmek
- Okullar kapandı.
- yara iyileşmek
- göz kör olmak
- Kazadan sonra bir gözü kapandı.
- hava bulutlanmak
Deyimler
[değiştir]Çeviriler
[değiştir]çeviriler
|
Kaynakça
[değiştir]- Türk Dil Kurumuna göre "kapanmak" maddesi