İçeriğe atla

Haile-i Osmaniye

Vikipedi, özgür ansiklopedi

Haile-i Osmaniye (Osmanlı Faciası), Osmanlı Padişahı II. Osman'ın öldürüldüğü olaya verilen isimdir. 20 Mayıs 1622'de Yeniçeri Ocağı içindeki başıboş ve emir komuta zincirinden ayrı hareket eden bir tugay tarafından gerçekleştirilmiş olaydır. Olay sonucu Sultan II. Osman öldürülmüş, imparatorluğun dört bir yanında isyanlar çıkmıştır. Bu isyanlara Abaza İsyanları denmiştir.

Haile-i Osmaniye
Tarih1621-1622
Bölge
Topkapı Sarayı, Yedikule Zindanları, İstanbul
Sebep II. Osman'ın Yeniçeri Ocağını kaldırmak istemesi
Durum Abaza isyanlarının başlangıcı:
II. Osman tahttan indirildi ve öldürüldü.
Hain Davud Paşa ve Yeniçerilerin 65. Tugayı tamamen idam edildi. Cinayette parmağı olan veya olduğu düşünülen herkes asıldı. Anadolu'da kapıkulu askerleri öldürülmeye başlandı. İmparatorluk büyük bir karışıklığa sürüklendi.
Taraflar
Osmanlı İmparatorluğu Yeniçeri ocağının 65. tugayı
Komutanlar ve liderler
II. Osman
Ohrili Hüseyin Paşa
Yeniçerilerin 65. Tugayı
Valide Sultan
Kara Davud Paşa
Kayıplar
II. Osman
Ohrili Hüseyin Paşa
Kara Davud Paşa
Yeniçerilerin 65. tugayı (tamamı idam edildi)


İsyanın başlaması

[değiştir | kaynağı değiştir]

1621'de yaşanan Hotin Muharebesi sırasında askerlerin isteksiz savaşması, Padişah II.Osman'ı kızdırmış ve yeniçeri ocağını kaldırma kararını almasına yol açmıştı. II. Osman, önce Anadolu'da çıkan isyanı bastırmak için oraya geçmek istediyse de dönemin Şeyhülislamı Hocazade Esad Efendi, bir padişahın bu kadar basit bir isyana gitmesinin uygun olmadığını söyleyerek Padişah'ı bu fikrinden vazgeçirmişti. Padişah'ın burada asıl amacı Anadolu'dan ordu toplamak idi. Sonralarda ise hacca gitme bahanesi ile bir ordu toplama girişiminde bulunan Padişah'a yine engel çıkmış, üstelik yeniçeriler bu durumu öğrenmişti. Padişah'tan Hoca Ömer Efendi ve Süleyman Ağa gibi isimlerin kellesini istemişler ancak istekleri kabul edilmeyince isyan etmişlerdir.[1]

II. Osman'ın öldürülüşü

[değiştir | kaynağı değiştir]

İsyan başladıktan sonra önü durdurulamaz bir hâle gelmişti. İsyancıların; Padişah'ı bazı kaynaklara göre uyduğu vakit, bazı kaynaklarda ise zorla kaçırdığı iddia edilir. Emir komuta zincirinden çıkmış yeniçeriler, Padişah'ın elini kolunu bağlayarak, onu uyuz bir eşeğe bindirip, türlü hakarete ve saldırılara maruz bıraktıktan sonra son durak olarak Yedikule Zindanları'na getirmişlerdi. Padişah, bir hücreye kapatıldıktan bir gün sonra Sadrazam Kara Davut Paşa'nın emriyle hücreye 9-10 cellat girmişti. Harap bitap Padişah, cellatlara o hâli ile mücadele göstermiş ve zorluk çıkarmıştı. Devam eden çekişmeden sonra Kalender Uğrusu olarak bilinen Cebecibaşı, Padişah'ı hayalarından sıkarak etkisiz hâle getirmiş ve boynuna geçirdiği kement ile Padişah'ı orada öldürmüştür.[2][3]

Padişah'ın ölümünden sonra

[değiştir | kaynağı değiştir]

Sultan II. Osman, 20 Mayıs 1622 günü şehit olduktan sonra, Erzurum Beylerbeyi olan Abaza Mehmed Paşa isyan etmiş ve Anadolu'nun büyük bir kısmını ele geçirmiş, yakaladığı yeniçerileri işkenceler ile öldürmüştür.[4] Sadece Abaza isyanıyla isyanlar bitmemiştir. Kırım, Mısır ve Yemen'de de isyanlar başlamış hatta İstanbul'da da Padişah'ın katilleri aranmaya başlanmıştır. En sonunda isyancılar tarafından sultan ilan edilen I. Mustafa da bir hatt-ı humayun yayımlayarak kısaca "Tez katiller bulunsun !" dedi. Bu haberler isyancılara da ulaşınca büyük bir kısmı korkuya kapılmış ve isyancılar; kaçmaya, saklanmaya başlamıştır. Davud Paşa, Padişah'ı katlettikten sonraki bir yılını büyük bir korkuyla geçirmiş ve en sonunda bir samanlıkta saklanırken bulunmuştur. Birkaç defa kaçmış olsa da 8 Ocak'ta kendisiyle birlikte Padişah'ın ölümünde rolü olan kişilerden Kalender Uğrusu ve Vezir Derviş Paşa gibi isimler infaz edilmiştir.[3]

Sonraki dönemler için etkisi

[değiştir | kaynağı değiştir]

Haile-i Osmaniye olayı yaşandığı andan itibaren sonraki dönemlerdeki Yeniçerilerin devlet işlerine karışmalarına yol açmış, nizam bozulmuştu. Her ne kadar birkaç yetenekli padişah bu durumu düzeltme çabasına girişmiş olsalar da başaramadılar. Sultan II. Osman'ın ölümü hiçbir zaman hazmedilememiş, sonraki dönemlerde Yeniçeriler her ne kadar birçok isyana yeltendilerse de bir padişahı öldürmeye cesaret edememişti. Bunun en büyük nedenlerinden birisi ise bu olay sonrası Yeniçeriler ve diğer askeri ocaklar lanetlenmiş, suçları olmayan ocaklar dahil suçlanmıştı. Abaza Paşa'nın sert politikası nedeniyle Anadolu'da birçok Yeniçeri, Sipahi, Cebecibaşı'nın işkenceli idamları, diğer bölgelerde de aynı durumun yaşanması, Osmanlı halkının bir daha böyle bir şeye tahammül etmeyeceğinin en büyük göstergelerinden olmuşsa da sonraki dönemlerde askeri ocaklar devlet işlerine oldukça fazla karışır olmuş, devlet nizamı ağır bir şekilde kaybolmuş, büyük toprak kayıpları yaşanmıştı. II. Mahmud'un gelişine kadar bu böyle olmuştu. II. Osman eğer ki ıslahatlarını yerine getirebilseydi, devletin hala ayakta olacağını, olmasa bile ömrünü uzatabileceği gibi oldukça fazla görüş vardır. II. Osman'ın kaybı tıpkı Kanuni'nin oğlu Şehzade Mustafa gibi Osmanlı'nın kaderini yeniden çizmiştir.

Ayrıca bakınız

[değiştir | kaynağı değiştir]
  1. ^ "Vaka-i Sultan Osman Han" (PDF). 28 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 12 Kasım 2020. 
  2. ^ "Devlet-i Aliyye-i Osmaniyye". www.devletialiyyei.com. 10 Ağustos 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Kasım 2020. 
  3. ^ a b "OSMAN II - TDV İslâm Ansiklopedisi". islamansiklopedisi.org.tr (İngilizce). 23 Haziran 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Kasım 2020. 
  4. ^ "ABAZA PAŞA - TDV İslâm Ansiklopedisi". islamansiklopedisi.org.tr (İngilizce). 23 Haziran 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Kasım 2020. 
  • Bir Osmanlı Trajedisi | 1. Basım - Gabriel Piterburg (2018)