Haceriler
Hagrite veya bazı Türkçe kaynaklarda Hacerîler[1] (Batılı kaynaklarda geçen isimleriyle: Hagarite veya Hagerite olarak da yazılır ve Hagarenes, Agarenes ve Agar'ın oğulları olarak anılır), Kitab-ı Mukaddes'te bahsedilen, Tebariye Gölü'nün güney batısında yer alan Gilead'ın doğusunda yer alan Jetur, Naphish ve Nodab bölgelerinin sakinleri olan İsmaililerle ilişkilendirilen bir soy. İsimlerinin İncil'deki Hacer'in ismiyle ilgili olduğu anlaşılmaktadır. İsraillilerin doğusundaki seyrek nüfuslu topraklarda göçebe olarak yaşıyorlardı.[2]
Tarihler 5:18-22'ye göre Rubenliler, Gadlılar ve Gilead'daki Manasse boyunun yarısı 44.760 askerle Hagritlerle savaşa girişip onları mağlup etti. Savaş boyunca Rubenliler, Haceri topraklarının yanı sıra 50.000 deve, 250.000 koyun ve 2.000 eşeği ganimet olarak ele geçirdi. Nihayetinde Rubenliler erkek, kadın ve çocuk olmak üzere 100.000 Haceri'yi yakalayıp esir aldılar. Theodor Nöldeke'ye göre bu rakamlar "son derece abartılıdır".[2]
İsrail Kralı Davud, bir Haceri olan Jazziz'i sürülerinin kâhyası yaptı, ancak Kral Davud'un hükümdarlığından sonra tarih kitaplarında Hacerilerden ayrı bir halk olarak bahsedilmiyor.
Mezmurlar 83:6'da Hagrililer, İsrail'i haritadan silmek amacıyla saldırmak için koalisyon oluşturan on halkın yer aldığı listeye dahil edilir. Mezmur 83'te anlatılan savaş tarihsel olarak henüz gerçekleşmediğinden, genellikle gelecekteki olayları anlatan kehanet niteliğinde bir mezmur olarak adlandırılır.
İslam kaynaklarında
[değiştir | kaynağı değiştir]İbranice kaynaklı olan "Hagar"ın İslam kaynaklarındaki yaygın adı "Hacer"dir. Bu ad Grekçe’de Agar iken ilk dönem İslam kaynaklarına Acer olarak gecmiş daha sonra Hacer olarak kullanılmıştır.[3]
Tevrat'ta adı geçen ve Kur'an'da ise kendisinden dolaylı şekilde söz edilen Hacer'in anlatımları her iki kitapta da benzerlikler gösterir. Her iki kitapta da anlatımın ana teması; İbrahim'in ilk eşi Sara'dan çocuğu olmaması, ardından cariyesi Hacer'den bir çocuk doğurması, Sara'nın bunu kıskanarak onları uzaklaştırması ardından Sara'ya da Rab tarafından bir çocuk verilmesi üzerinedir.[4]
Tevrat'a göre; İbrahim peygamber yerleştiği Kenan'da bir kıtlık zamanında eşini alarak Mısır'a gider. Mısır'da firavunun huzuruna çıkarlar. Sara çok güzel bir kadındır ve firavun o kadının güzelliğinden etkilenir. İbrahim o kadının kardeşi olduğunu söyler. O günün anlayışına göre bir erkeğin kız kardeşi dokunulmazdır. Ama firavun o kadına tutulur ona elini uzatınca eli taş kesilir. Firavun İbrahim ve Sara'nın normal kişiler olmadığını anlar ve onlara o zaman için büyük bir servet olan ağıl hayvanları ve kızı Hacer'i cariye olarak verir. İbrahim yaşlanır ama kendisine varis olacak bir erkek evladı yoktur. Bunun için Rab'e dua eder ve ona cariyesi Hacer'den bir erkek çocuk verilir.[5] Fakat Sarah bu bu cariyenin çocuğunu kabullenmek istemez ve onu hamileyken kovar. Hacer Beerşeba çölüne gider. Orada bir su kaynağında melekler doğuracağı bebeğin kutsanmış olacağına dair Hacer'e müjde verirler. Hacer Paran çölüne gider ve bebeği doğurur. Ismail büyüyünce Mısırlı bir kadınla evlenir ve on iki oğlu, bir de kızı olur. Babası İbrahim ölünce de İsrail'e döner. Tevrat'ta İsmail'in soyunun çoğalacağı ve bereketli olacağı, on iki evladının büyük bir millet olacağı belirtilir.[6] Onun çocukları Kuzey Arabistan çöllerinde oturur ve okçulukta seçkindirler. İsrail'in anlatımı bu şekildedir.
İslam'da ise Kur'an, Yahudiler'in İslam'a ve Muhammed'e yabancı olmadığını defalarca anlatır. Yahudilerin inandığı tüm değerlere atıf yaparak Yahudilerin dikkatini bu son peygambere ve kitaba çeker. Kuran'da Hacer'in ve bebeğinin adı açıkça belirtilmez. İbrahim'in eşini ve bebeği çorak tarım yapılmayan bir yere bıraktığını anlatır. Ama bu eşin ve bebeğin adını vermez. Daha sonra Yahudilerin atası İshak'ın Sarah'tan doğumunu açık olarak belirtir. Hatta İbrahim'e bu bebeğin müjdesini başmelek Cebrail'in ve diğer büyük meleklerin verdiğini ve Sarahın bu olaya güldüğünü açıkça belirtir.
Kur'an ayrıntı vermese de İbrahim Hacer'in doğurduğu İsmail'i Mekke'ye getirir ve orada ıssız çöle bırakıp gider.[7] Hacer bebeği için su ister ve Rab ona çölde bir su akıtır. Bu su müslümanlarin şu anda kutsal kabul ettiği Zemzem kuyusunun suyudur.[8] İsmail büyüyünce Rab İbrahim'e oğlunu kurban etmesini ister. Kur'anda bu çocuğun hangisi olduğu açıkça yazmasa da İslam alimleri onun İsmail olduğunu belirtir. Yahudi alimleri ise Tevrat'a dayanarak kurban edilmesi istenen çocuğun İshak olduğunu söyler. İsmail babası İbrahim'le yeryüzündeki ilk Allah'a adanan mescit olan Kâbe'yi inşa ederler. Daha sonra İsmail Arap Cürhümlerin Mekke'ye yerleşmesine izin verir. Onlardan Arapça öğrenir ve Cürhümlü bir kızla evlenir. Soyu burada çoğalarak Arapların arasına katılır.
Dış bağlantılar
[değiştir | kaynağı değiştir]Kaynakça
[değiştir | kaynağı değiştir]- ^ Neal Robinson (2023). Yazariann (Crone ve Cook) İlk Dönem İslam Tarihini Yeniden İnşalan (PDF). İslâmın Doğuşuyla İlgili Alternatif Yaklaşım. s. 169. 10 Aralık 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 10 Aralık 2023.
- ^ a b Theodor Nöldeke (1899). "Hagar". T. K. Cheyne; J. Sutherland Black (Ed.). Encyclopaedia Biblica: A Critical Dictionary of the Literary, Political, and Religious History, the Archaeology, Geography, and Natural History of the Bible. 2, E-K. New York: The Macmillan Company.
- ^ "HACERÎ". TDV İslâm Ansiklopedisi. 10 Aralık 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Aralık 2023.
- ^ Polatoğlu, Enver (2006). "Kur'an'da ve Tevrat'ta Hz. İbrahim'in İnanç Konusundaki Akılcı tutumu" (PDF). 10 Aralık 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 10 Aralık 2023.
- ^ Tekvîn, 16/11: “İşte sen gebesin ve bir oğul doğuracaksın ve onun adını İsmâil koyacaksın, çünkü Rab sana olan cefayı işitti”
- ^ Tekvîn, 16/10; 17/20; 21/18
- ^ İbrâhîm 14/37
- ^ "HACERÎ". TDV İslâm Ansiklopedisi. 10 Aralık 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Aralık 2023.