Desiderata
Desiderata (Latince: "istenen şeyler"), Amerikalı yazar Max Ehrmann tarafından 1920'lerin başlarına ait bir düzyazı şiiridir. Ehrmann, 1927'de telif hakkını almış olmasına rağmen, 1933'te gerekli bir telif hakkı bildirimi olmaksızın kopyalarını dağıtmıştır.
Tarihçe
[değiştir | kaynağı değiştir]Max Ehrmann eseri 1920'lerin başında yazmıştır. 1921'den başlayarak kullanılan şiirde önce herhangi bir başlık kullanmadı. İlk olarak 1927'de ABD'de telif hakkı için kaydoldu. 1933'te şiiri bir Noel kartı biçiminde dağıttı ve "Desiderata" adını verdi. 1942'den birkaç yıl önce bir kadın, psikiyatrist Merrill Moore'a şiirin yazarın adı olmayan bir kopyasını verdi ve II.Dünya Savaşı sırasında hastalar ve askerlere 1000'den fazla atıfta bulunulmamış kopya dağıtmasına izin verdi. Ehrmann 1945'te öldükten sonra, eşi ilk olarak eseri 1948'de The Poems of Max Ehrmann'da yayınladı. Rahip Frederick Kates 1959 veya 1960 yıllarında Baltimore'daki Old Saint Paul's Kilisesi'nde cemaate atıfta bulunulmamış yaklaşık 200 kopya dağıttı. Metin, 1960'larda ve 1970'lerde poster olarak yaygın şekilde dağıtıldı. 1967'de Robert L. Bell, eserin telif hakkını Ehrmann'ın yeğeni ve varisi Richard Wright'tan satın aldı.
Şiir
[değiştir | kaynağı değiştir]“ | Dilekler Gürültünün ve telaşın ortasında sessizce ilerle ve hatırla, sessizlikte ne kadar huzur olabileceğini. Mümkün olduğunca ama tutsak olmadan insanlarla iyi geçin. Gerçeklerini sessiz ama açık bir şekilde ifade et ve başkalarını da dinle, hatta donuk ve cahil olsalar bile. Çünkü onlarında kendilerine göre bir hikayeleri vardır. Yüksek sesle konuşan agresif kişilerden uzak dur. Onlar ruha sıkıntı verenlerdir. Eğer kendini başkalarıyla kıyaslarsan ya kibirli ya da üzüntülü olursun; çünkü her zaman senden ya daha iyi ya daha kötü birileri olacaktır. Yaptıklarından planların kadar sevinç duy. Ne kadar mütevazi olursa olsun, kendi mesleğine karşı duyduğun ilgiyi kaybetme. Çünkü o değişen zaman içinde sahip olduğun gerçek mülktür. İş ilişkilerinde tedbiri elden bırakma; çünkü dünya aldatmacalarla doludur. Fakat bu tedbirinin seni erdeme karşı kör etmesine de izin verme. Çünkü hala pek çok insan yüksek idealler için yaşamaktadır ve her yerde yaşam kahramanlıklarla doludur. Kendin ol! Özellikle sevmediğin halde seviyormuş gibi davranma. Sevgi hakkında kuşkucu da olma; çünkü sevgi tüm o çoraklık ve hayal kırıklıklarına rağmen aynı çimen gibi ansızın büyüyecektir. Yılların sana verdiğini nazik bir şekilde kabul et. Gençliğine dair şeyleri ise asaletle terk et. Beklenmedik bir talihsizlikte, seni koruyan güç olması için ruhunu besle. Fakat kendini karanlık hayallerle de strese sokma. Bil ki, pek çok korku, bitkinlik ve yalnızlıktan doğar. Tüm bunları uygularken, kendine karşı nazik ol. Çünkü sen de ağaçlar ve yıldızlar kadar bu evrenin çocuğusun. Senin de burada olmaya hakkın var. Kavrasan da kavramasan da evren, olduğu gibi işlemektedir. Bu sebeple kendini, onun ne olduğuna inandırmış olursan ol, tanrıyla barış içinde yaşa. Uğraşıların ve isteklerin ne olursa olsun, ruhundaki huzuru koru. Tüm yalanlarına, angaryasına ve hayal kırıklıklarına rağmen dünya hala güzeldir. Neşeli ol! Mutlu olmak için gayret et! Max Ehrmann, 1948 |
” |