İçeriğe atla

Baideng Muharebesi

Vikipedi, özgür ansiklopedi
Baideng Muharebesi
TarihMÖ 200
Bölge
Datong, Şansi, Çin
Sonuç Hun zaferi
Taraflar
Asya Hun İmparatorluğu Çin İmparatorluğu
Komutanlar ve liderler
Mete Han İmparator Gaozu
Güçler
20.000-400.000[1][2][3][4] 320.000[4]
Baideng Muharebesi

Baideng Muharebesi, MÖ 200 yılında, Hunlarla Çinliler arasındaki en ünlü çarpışmalardan biridir.

Bozkırdan Çin'e doğru daha önce de akınlar olmakta ve küçük çatışmalar yaşanmaktaydı. MÖ 221'de Çin'de siyasi birlik sağlandı ve MÖ 206'da Han Hanedanı iktidara geldi. Bozkırda ise MÖ 209'da Hun yabgusu olan Mete birkaç yıl içinde bozkır birliğini kurmuştu. MÖ 200'e gelindiğinde Çin ve bozkır kendi içinde siyasi örgütlenmeyi tamamlamıştı ve o güne kadarki küçük çaplı çatışmaların yerini büyük bir savaşın alması kaçınılmazdı.

İç savaşı bitiren İmparator Liu-bang/Gao-zu daha önce General Meng-tian tarafından inşa edilen kuzey savunmasını tahkim etmeye kalkıştı. Öte yandan Hunlar, iç savaştan yararlanarak aşılması zor Gobi Çölü'nün güneyinde üsler ele geçirmişti ve burayı kaybetmek istemiyorlardı.

Mete henüz kurduğu göçebe koalisyonundan bir ordu oluşturarak Çin sınırını geçti. Operasyon basit bir yağma gibi görünüyordu, ancak gerçek bir taktik ustası olan Mete'nin asıl amacı her yöne (kendi halkına, boyun eğdirdiği göçebelere ve Çinlilere) göz dağı vermekti. Elde edilecek ganimetle hem koalisyondaki diğer boy beylerinin sadakatini temin edecek, hem onları gücüyle korkutacak ve hem de kuzeyde (Hunlara göre güneyde) hareketlenmeye başlayan Çinlilere aba altından sopa göstermiş olacaktı.

İmparator Liu-bang/Gao-zu, Mete'nin hareketine karşılık vermeyi kararlaştırdı.

Hunların saldırısı

[değiştir | kaynağı değiştir]

Mete maceraperest görünümünün altında temkinli bir stratejistti. Çin içlerine dek girip tuzağa düşmemeye dikkat ediyordu. Çin'in kuzey savunmasındaki en önemli nokta olan Mai Kalesi'ni kuşattı. Kaleyi savunan kişi imparatorun akrabası Han Hsin'di (Aynı dönemde yaşayan ünlü general Han Hsin değil). Prens yardımdan ümidi kesince teslim oldu ve Mete'nin hizmetine girdi.

Mete amacına ulaşmış ve İmparator Liu-pang/Gao-zu'yu kışkırtmayı başarmıştı. İmparator Hun tehdidini def etmek üzere dev bir ordu kurarak kuzeye hareket etti.

Mete ordusunu dağlara çekti, bir yandan da sağa sola saldırarak Çinlilere ait her şeyi yağmalıyordu. Düzensiz bir yağmacı izlenimi oluşturarak İmparator'un kendisini takip etmesini sağladı, aslında başından beri yaptığı şey Çin ordusunu tuzağa çekmekti.

Hun ordusunun tamamı süvarilerden oluşuyordu ve kuzeydeki kara ikliminden geldikleri için soğuğa hazırlıklıydılar. Eldivenleri ve kış şartlarına uygun giysileri vardı. Çin askerleriyse halktan devşirilmiş piyadelerdi ve yüksek dağlarda Hunları kovalarken soğuğun pençesine düştüler. Binlerce Çinli okçunun parmakları dondu ve Çin'in askerî gücünün önemli bir kısmı savaşamaz hale geldi.

Bu Mete'nin kurduğu tuzağın ilk parçasıydı.

Mete, süvarilerini hızla geri çekerek "Çinlilerin elinden kaçtığı" izlenimini uyandırdı. İmparator telaşlandı, zira önünde iki seçenek vardı. Ya Hunların elini kolunu sallayarak gitmesine göz yumacaktı ya da yalnızca hızlı birlikleri yanına alıp Hunların peşine düşecekti. Liu-bang/Gao-zu riskli olan ikinci yolu seçti.

Çin ordusu ikiye bölündü, İmparator küçük ama hızlı bir birliğin başında Hunların peşine düştü.

Muharebe ve kuşatma

[değiştir | kaynağı değiştir]

Geri çekilmekte olan Mete, aniden durup Çinlilerin üstüne saldırdı. Çinliler bu beklenmedik hamle karşısında afallamıştı, Baideng Kalesi önünde Hunlarla karşılaştılar ve ağır bir yenilgiye uğradılar.

Baideng Muharebesi, göçebeler tarafından tarih boyunca kullanılacak olan "sahte geri çekilme" taktiğinin ilk örneğidir.

İmparator panik içinde kaleye çekildi. Birliklerini toparlayıp durumu değerlendirmeyi umuyordu ancak Hunlar fırsatı kaçırmayarak kalenin etrafını sardı. Mete ordusunu dört tümene ayırıp kalenin tüm çıkışlarını tuttu.

Orduların mevcutları belirsizdir. Çin ordusunun tümünün mevcudu 300.000'in üstündeydi, ancak İmparatorla beraber kaleye sıkışan öncü kuvvetin ne kadar olduğu bilinmiyor. Çin tarihçileri Hun ordusunun mevcudunun 400.000 olduğunu yazar[5] lakin bu görüşlere gumilev katılmaz ordunun 40 bin olduğunu öne sürsede bunun bir kanıtını sürmediği için genelde onun verdiği sayıya riayet edilmez[6]

Kuşatma yedi gün sürdü. İmparator köşeye sıkışmıştı ve barış için tüm şartları kabule razıydı. Buradan kurtulsa bile düşmanının taktik ve manevra kabiliyetine bizzat tanık olduğu için savaşı sürdüremeyeceğini biliyordu. İmparator, Hunlara barış önerdi.

Çinli tarihçilere göre yabgunun karısı "yenge" ile temas kurularak hediyelerle gözü boyandı. Ve karısının etkisinde kalan yabgu barışı kabul etti. Ancak Mete'nin dehasını düşünürsek durumun başka bir açıklaması olabilir. Mete Çinlilerin yüreğine korku salmıştı, fakat kendi gücünün sınırlı olduğunun farkındaydı. Kuşatmayı uzun süre devam ettiremezdi ve Çin ordusunun geriden gelen asıl kısmıyla karşılaşması halinde iki ateş arasında kalabilir, kendisi tuzağa düşebilirdi. Ayrıca barış teklifi oldukça makuldü ve Mete, bir avuç süvariyle Çin'i işgal etmeye kalkışmayacak kadar gerçekçi bir liderdi. Sonuç olarak Çinlilerin şartlarını kabul etti ve belki de güç gösterisini zedelememek için barışa karısının ricasıyla razı olduğu izlenimini oluşturdu.

Mete, psikolojik yıpratma taktiğini sonuna kadar uyguladı. Antlaşmadan sonra İmparator'un kaleden çıkmasına izin verdi ancak Çinlilerin geçeceği yolun iki yakasına askerlerini yerleştirip okları İmparator'a çevirtti. Liu-Bang/Gao-zu bu korkuyu hayatı boyunca unutmayacak ve Mete'nin tüm tehditlerine boyun eğecekti.

Mete daha sonra da Çin'e keyfi akınlar düzenleyip düşmanın yüreğine bıraktığı korkuyu tazelemeyi ihmal etmedi. Ancak Çinliler, Mete hayatta olduğu sürece antlaşmaya uydular. Buna göre Hunlara "hediye" adı altında yıllık vergi veriyor, kuzeydeki ticaret ve savunma bölgesini Hunlara bırakıyor ve yabguya bir prenses armağan ediyorlardı.

  1. ^ Lev Gumilev, Hunlar, s. 82.
  2. ^ Konuralp Ercilasun, Türk Tarihinde Asya Hunları, s. 48.
  3. ^ Nicola Di Cosmo, Antik Çin ve Düşmanları, s. 244.
  4. ^ a b Chang, Chun-shu (2007). The Rise of the Chinese Empire, Volume 1: Nation, State, and Imperialism in Early China, ca. 1600 B.C. - A.D. 8. Ann Arbor: University of Michigan Press. s. 158. ISBN 978-0-472-11533-4. 11 Haziran 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Mayıs 2017. 
  5. ^ Chang, Chun-shu (2007). The Rise of the Chinese Empire, Volume 1: Nation, State, and Imperialism in Early China, ca. 1600 B.C. - A.D. 8 11 Haziran 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. Ann Arbor: University of Michigan Press. p. 158. ISBN 978-0-472-11533-4.
  6. ^ Hunlar, Gumilev