Yunanistan İyonize Türk İmparatorluğu

Yansiklopedi sitesinden
(Yunanistan sayfasından yönlendirildi)
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla
Eski Osmanlı Yunanistan Cumhuriyeti (EOYC)
Bayrak Arma
(Bayrak) (Arma)
Sloganı: "Πού είμαι? Πού είμαστε? Ποιοι είμαστε?"

"Poo' i'me? Poo' i'maste? Poo’oi i'maste?"

"Nerdeyim? Nerdeyiz? Biz kimiz?"

Konumu
Resmi Dili Yunanca,

Türkçe

Dini İslam
Hükümet Şekli Krallık
Kral Yanansieska Papandreus
Halife Milan Stankoviçska
Başkent Eğriboz (Egriopolis)
Başlıca Şehirler Sparta, Eğriboz, Girit, Pire
Yüzölçümü 50.000 km² Yunan yerleşimleri

31.000 km² Türk yerleşimler

990 km² tarafsız bölge o kadar sınır yok ama dünyanın çeşitli bölgelerine kaçtıkları için.

Toplam 81.990 km²

Nüfus (2024 itibariyle) 10.999 milyon
Ulusal Marşı Yam Yam Style
Ulusal Kahramanı Ord. Prof. Dr. Üstad Kadir Mısıroğlu,Patrik Barba , 300 Spartalılar
Uluslararası Kahramanı Anfibikus, Toptares, Atillas Thassos
Tarihsel Gelişimi M.Ö. 3000: İlk Anfibik Yerleşimler

M.Ö.2500: Grek Şehir Krallıkları (Graikuslar)
M.Ö.2000: Türk Akınları
M.Ö.1900: I. Galaktik Türk İmparatorluğu (Uyanistan Eyaleti)
M.Ö. 1600: Mikenler Dönemi (Mikenaien)
M.Ö. 1100: Siklatlar Dönemi (Cycladaen)
M.Ö. 1000: Minnoşlar Dönemi (Minoien)
M.Ö. 800: Pürifikasyon Dönemi
M.Ö. 850: Seperasyon Dönemi Katodlar (kuzey) Anotlar (güney)
M.Ö. 800: İyonizasyon Dönemi
M.Ö. 700: Antika Yunan Federasyonu
M.Ö. 550: Pers İmparatorluğu (Yanuva Eyaleti)
M.Ö. 335: Büyük İskender İmparatorluğu (Μέγαςξένδρος Βασίλειο)
M.Ö. 146: Roma İmparatorluğu (Grek Eyaleti)
450: Doğu Roma Satanik İmparatorluğu
1229: Bizans Sosyalist Halk İmparatorluğu
1461: Osmanlı İmparatorluğu (1345-1831)(Eyaleti ye Yunaniye)
1831: Yunan-Alman Krallığı
1942: Almanya Yunanistan Eyaleti (Provinz von Griechenland)
1960: Yunanistan Sosyalist Cumhuriyeti
1990: Yunanistan İyonize Türk İmparatorluğu

Para Birimi Yunan akçesi, Yunan sultanisi
Demografik Yapı



0 Türk
0 İyonize-Türk (yani Grek)
@ Anfibik
İthal Ürünleri Rakı, Baklava, Lokum, Kahve, Köfte, Şiş Kebap, zeybek.
İhraç Ürünleri Uzo, Baklavas, Lokum, Küfürlü yutub videoları, Kahves, Köfteki, Şiş Kebabis, sirtaki.

Keşke Yunan galip gelseydi. Ne hilafet yıkılırdı, ne şeriat yıkılırdı, ne medreseler kapatılırdı, ne hocalar asılırdı.

~ Ord. Prof. Dr. Üstad Kadir Mısıroğlu

Türk Cumhuriyeti ya da Yunanistan (Yunanca: Ιονίζουσα Τουρκική Αυτοκρατορία της Ελλάδος, İonizusa Turkiki Aftokratoria tis Ellados’), Avrupa’nın güneydoğusunda bulunan Amfibik bir takımadalar ülkesidir. (ayrıca @ Türktir de.) Arnavutluk, Makedonya ve İtalya ve Türkiye'yle deniz sahaları komşu olan Yunanistan için bu ülkelerin hepsi doğal birer düşmandır. Yunanistan aslında bir imparatorluk değildir, ancak 10 milyonluk nüfuslarıyla Yunanlılar kendilerinin bir dünya imparatorluğu kurduklarını zannetmektedirler. Ayrıca Yunanlılar Türk de değildir ve Türklerden nefret etmektedirler. Neden kendilerine Türk İmparatorluğu dediklerine gelince, yıllar boyunca baklava, Türk kahvesi, köfte, zeybek gibi Türk kültürüne ait ne varsa kendilerine aitmiş gibi gösteren Yunanlılar bunlarla yetinmeyerek en sonunda işi Türk adının ve Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bayrağının bile patentini alacak kadar ileri götürmüşlerdir. Hatta ülkelerinde yaşayan Türklerin Yunanca anlamadıkları için Türk olmadıklarını bile iddia etmişler, “madem siz de Türksünüz neden biz sizi anlamıyoruz” mealinde Yunanca sorular sormuşlar ve en sonunda onların Makedon olduklarına hükmetmişlerdir. Bununla beraber Türkiye’yi de Avrupa Hristiyan Birliği’ne Türk ismini kullandığı gibi saçma sapan bir nedenden dolayı defalarca şikâyet etmiş, neticede AHB bile bize hak vermek zorunda kalmıştır. Yunanlılar Kıbrıs’ı tamamen kaybedince “madem Kıbrıs’ı Rumlara (yani bizden bahsediyorlar) kaptırdık, biz de Kıbrıs bayrağının patentini alırız” diyerek Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bayrağını da çalmıştır. Yunanların kendilerini başka kültürlere ait görme şeklindeki bu davranışının çok eski zamanlarda Avrupa’da etkili olan ve hayvan hareketlerinin taklit edildiği totem-fetiş geleneklerin modern bir uzantısı olduğu düşünülmektedir. (bkz. Fransa, İtalya). Yunanistan’da buna benzer davranış bozukluğuna bağlı kitlesel isteri vakaları yaygın olduğu için her yıl dünyanın çeşitli yerlerinden gelen psikiyatrisiler burada akademik incelerde bulunmakta ve konuyla ilgili düzenli olarak uluslararası tıp seminerlerinin düzenlenmektedir.

3. Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa

Yunanistan İsminin Kökeni[değiştir]

Yunanistan adı İyonya’dan gelmektedir ve İyonların yaşadıkları ülke demektir. İyonlar M.Ö. 1200 dolaylarında Yunanistan'dan kaçıp Anadolu'da uygarlık kurmuş olan pozitif yüklü Akalardır (Aka daha sonra Türkçeye Ağa olarak geçmiştir). O dönemlerde Yunanistan'da yaşayan Akalar tanrı Zeus'u iplemeyip onun adına kesilen kurbanları rakı eşliğinde bir güzel mideye indirdikten sonra aç kalan Zeus çok öfkelenmiş ve bunlara "ulan ibneler sizi, biz burada açken siz alem yaparsınız demek" deyip yıldırım bombardımanına tutmuştur. Bu olaydan sonra çok fazla elektronla yüklenen Akalar'a "İyonlar" denmeye başlanmış ve negatif yüklü Greklerle aralarında gerilimler başlayınca doğuya kayarak Anadolu'ya yerleşmişlerdir. Bu olaydan sonra Ege Denizinin iki yakasında etkisi bugünlere kadar uzanan ve zaman zaman kısa devre yaparak çatışmalara neden olan karşıt akımlar meydana gelmiştir. Daha sonraları Grekler kendilerinin pozitif olduğunu iddia ederek Yunan adını çalmışlar, akıllarınca uyanıklık yapmışlardır ancak pek çok dilde bu ülkenin adının doğru şekilde telaffuz edilmesini engelleyememişlerdir. Avrupa'da bu ülkeye “Greklerin Ülkesi”, ülke halkına da "Grekler" denilmektedir ve doğrusu da budur.

Yunanlılar Hangi Yılda Kurulmuştur?[değiştir]

Yunanlılar 3 Şubat 1830 yılında kurulmuştur.

Tarihçe[değiştir]

Greklerin gerçek ataları M.Ö. 3000’lerde Kuzey Irak’tan Sümerliler tarafından hırsızlık yaptıkları için kovulan Gra’lardır. Ne kadar ilginçtir ki bu halkın adı daha sonraları Latince’de Graicus şeklinde tercüme edilmiş ve “hırsız hilekâr” anlamında kullanılmıştır. Bu anlam Grekler tarafından Yunan ruhunu yaraladığı için, II. Dünya Savaşı'ndan sonra, Yunan hükümetinin başvurusu üzerine "Grek" kelimesinde düzeltme yapılıp Ellas (Ελλάς) sıfatını kendilerine layık görmüşlerdir. (bknz. Vikipedi)

Grek Krallığı Dönemi[değiştir]

M.Ö. 2500 yılında Gra kabileleri hala pek çok şehirde birbirlerinden habersiz olarak yaşamaktadır ve bu durum Antik Grek borsasını maniplasyonlara açık bir hale getirmekte, sonuç olarak ticaret hayatını olumsuz etkilemektedir. Nihayet telekomünikasyon alanında yaşanan gelişmeler sonucunda (Prometeus’un ateşi çalmasıyla beraber dumanlı haberleşme çağına geçilmiştir. Prometeus ateşi Olympos Dağındaki laboratuarında elektrik üzerine çalışmalar yürüten Zeus adında, ölümsüzlüğün sırrını keşfederek tanrılaşmış bir bilimadamından çalmıştır.) kabilelerin birbirleriyle iletişimini sağlamış ve Gra’lar Toptares yönetiminde birleşerek bir Grek Krallığı kurmuşlardır. Graların uyuşturucu madde sektörüne girerek bunları pazarlamaları ve kullanmaları Grek Krallığı’nın sonunu getirmiş, Uyku Dönemine giren ülkede kadın, erkek, çoluk çocuk bütün Gra’lar afyonu bir daha patlamamak üzere uyuşmuştur. Bu dönemde kim olduklarını ve kültür kökenlerine ilişkin bütün hafızalarını kaybeden Gra’lar uzun bir uyku dönemine girmiştir.

Komşu ülkeler tarafında da kimlikleri tespit edilememiş olan Grek milleti oldukça garipsenmiş ve yadırganmıştır. O dönem ünlü Grek düşünürü Seyitaridis (Seyid Ali Reis oğullarından) "Ulan tarihimiz ile kültürümüzde bize uyan bir şey yok, eksikler var uyan kısımlar nedir acaba? Uyan ey millet" demiştir. Bu tarihi lafın üstüne uyanacağı yerde uyumaya daha çok dalan bu milletin gerçekleri uyanıp öğreneceği günü bekleyen komşu ülkeler; Grekistan'a "Uyanistan" demişler ve 100 yılı aşkın süre bu isimle anmışlardır.

Son zamanlarda Greklerin İyonize Türk oldukları iddia edilmektedir, yani aslen Türk olup İyonlaştıklarına inanılmaktadır. Grek tarihinde Türk etkisi belirgindir ancak bugünkü Grekler bütün bunları kabul etmemektedirler. Yalnızca diğer her şeyin olduğu gibi Türk kültürünün de üzerine yatmışlar, bütün dünya tarihinin kendileriyle başladığına inanmışlardır. Bunun yanında Greklerin İyonize oldukları kesindir, sonradan Türkleşmişlerdir ve bu nedenle Türklerden nefret etmektedirler. Bunun yanında tanrı Zeus'u iplemeyerek rakı eşliğinde kurban etini mideye indiren Akaların Türk olduklarına dair şüphe yoktur.

Mitoloji[değiştir]

Uzun bir süre deliksiz uyku dönemine giren Grek'ler, amansız pek çok müdahale sonucu bir türlü uyanma dönemine girememişler ve bebekler gibi uyumaya devam etmişlerdir. (Bunun ardından bu olayı takip eden 1000 yıllık bir süre Grek mitolojisine konu olmuştur.) Bu durumlarına dair söylentiler komşu ülkeleri, dağları aşmış ve Olympos'un ( Ολύμπου ) zirvesindeki tanrıların sarayına kadar gelmiştir. İlk haberi duyan Hera olmuştur ve bu son dakika haberini alaycı bir tavır ile kocasına ( aynı zamanda kardeşine ) anında iletmiştir. Her boş bulduğu vakit de Zeus'a eziyet çektirmeyi kendine zevk haline getirmiş olan Hera'nın iğrenç tavırlarına daha fazla dayanamayan Zeus, anında tanrısı bulunduğu halkın yanına kendisine tahsis edilen tapınağa gelir.


Halkına seslenen Zeus uyanmalarını söylese, gürlese, patlasa da kimse sözlerini dinlememiş; yerinden bile kıpırdamamıştır. Bu duruma iyicene deliren Baş Tanrı Zeus "Ulan şimdi kıçlarınıza şimşeklerimi bi güzel çakıyımda acı çeke çeke uyanın" demiştir. Zeus elindeki şimşekleri olağanca gücü ile birer birer halkının poposuna, kaba etlerine doğru günlerce yorulmadan fırlatmış ve uyanmalarını beklerken; korkunç bir gerçekle karşılaşmıştır: Uyanistan halkı uyanmıyor ve çoluk çocuk uyumaya devam ediyordu, bir de üstüne üstlük evlenme çağındaki genç kızlar ve kadınlar bu durumdan uyku sırasında zevk almaya başlamıştır. Halkı tarafından küçük düşürülen Zeus çaresizce sarayına geri dönmek durumunda kalmış ve odasına kapanmıştır. Günlerce yemeden içmeden kesilen Zeus en sonunda bu küçük düşürücü olayı karısı ve kardeşi olan Hera'ya anlatmak durumunda kalmış ve hayatının ikinci darbesini yemiştir Hera tarafından. Zeus'a korkunç derecede çıkışan Hera "Halkını uyandıramayan bi tanrının ne kocası nede kardeşi olmaya layık değilim ben, Tanrı mı yok bende gider Ra'nın karısı olurum artık. Zaten onunla sen genç iken kırıştırıyordum ben beceriksiz" der ve çeker gider. Hem halkını hem karısını ve kız kardeşini kaybeden zavallı Zeus bu topraklardan anılarını ve geçmişini hatırlamamak üzere gider ve farklı isimler ile diğer milletlere Tanrılık yapmaya başlar.

Megalo idea[değiştir]

Hellenistik dönemde Yunan filozofları arasında eşcinsellik yaygındı. Ünlü filozof Athenalı Sokrat(Yunanca: Sok ve rat) kelimesinin kökeni de burdan gelmektedir. Bu eşcinsel filozoflar yerler içerler ve dah büyük daha büyük idea'lar (yani fikirler) peşinde koşarlardı. İşte bu daha büyük peşinde koşan eşcinseller avanesi daha büyük, en büyük, süper büyük, hiper büyük, mega büyük şeklinde feryat ederlerdi. Ana kıta'da ve adalarda istediklerini bulamayan ahali, Megalo İdea özlemiyle Afrika'ya açılmış burdaki zenciler ile mücadeleye girmişler, Kuzey Afrika'nın Yunanistan toprağına bağlanmasını istemişlerdir. Bu sırada bir başka grup Helen, doğuya akınlar düzenlemişler vu burda Kartaca'lılardan, Arnavutlardan, Makedonlardan, İtalyanlardan, Bulgarlardan, Romenlerden, Ruslardan, Ukraynalılardan, Araplar ve Çinliler ve Kızılderilerilerden sonraki en büyük ve ebedi düşmanları olacak olan Türkler ile karşılaşırlar. Yunan askerlerinin Türkleri gördükten sonra büyüklük kıstasları değişir. Afrika'daki toprak iddialarından vazgeçerler ve Anatolia'da megalo idea peşinde koşmaya başlarlar.

Türk Akınları[değiştir]

Zeus'un onları terk ettiğinden haberi olmayan Uyanistan halkı ise korumasız bir şekilde her şeyden habersiz uyumaya devam etmektedir. Bu sırada ortalıkda dolaşan Galaktik Türk İmparatorluğu iyonize ettikleri vatandaşlarından vergi toplamak amacı ile bölgeye geri gelmiş bulunmaktadır ve karşılarında uyuyan Uyanistan halkını görünce şaşırmışlardır. Ne yapsalar uyanmayan bu halktan iyicene uyuzlanan Türkler "Eskiden az bi şey iyonize etmiştik bari şimdi tam bir nesli tamamlasınlar da iyicene Türk olsunlar, kimlik karmaşası yaşamasınlar yazık" diyerek evlenme çağındaki tüm genç kız ve olgun kadınlarla kromozomlarını tersinden dizmek suretiyle genetik yapılarını iyonize etmişlerdir. Civarda ise eskiye kalan kültürleri yeni doğacak olan nesli zehirlemesin diye harap edip yıkmışlar ve tüm ganimetleri yanlarında götürmüşlerdir.

Uyanma Dönemi[değiştir]

Uyanma döneminin sonlarında uyanmaya başlayan Uyanistan halkı etrafında görmüş oldukları yıkıntı ve harabelerden hiç bir anlam çıkaramamış ve hamile kadın ve kızlarını görünce iyicene zıvanadan çıkmış ve çıldırmışlardır. Bu durumu bir türlü kendilerine yediremeyen karnı şişmiş kadınlarına bakıp ağlayan Uyanistan erkekleri hep bir ağızdan "Ey Zeus ne oldu karılarımız böyle neden bunlara izin verdin ey ulu babamız" diye feryat edip salya sümük ağlamakta ve ortalığı yıkmaktaydı. Bunların feryatlarını duyan Zeus çok zevklenmiş ve onlara seslenmiştir: "Ulan hayvan herifler sizin yüzünüzden karım gitti Ra'ya zittirdi. Onun karısı oldu terk etti beni, tüm bu olanlar yüzünden başka diyarlara Tanrı oldum ben, adımı değiştirmek zorunda kaldım, iyi oldu size de sizinde karılarınızı kardeşlerinizi zittiler işte onun bunun çocukları " der. Bu lafın üstüne şaşıran Uyanistan halkı ise Eski Zeus'a kin ve nefret dolu sloganlar atarak: "Gamo to Zeus, gamo to Zeus" (Zeus'u zitiim) derler.

Zeus vs. Deyyus[değiştir]

O sıralarda o bölgeden geçmekte olan bilinmeyen yeraltı Gobel Tanrılarından biri bu olanlardan dolayı pek bir keyiflenir ve Uyanistan halkının yanına gelir. Bu Tanrının ihtişamlı gelişini görünce toplu histeri geçiren Uyanistan halkı, anında bu Tanrının ayaklarına kapanır. Korkunç ihtişamı ile karşılarında duran Tanrı konuşmaya başlar ve der ki:"Zitmişim tabii ki de Zeus'u kim oluyor ki o adsız sıfatsız boynuzlu. Bundan sonra bana tapınıcaksınız ve ben sizi koruyacam artık. Ben yeraltı Gobel Tanrısı DEYYUS'um." (Bu isim daha sonraları Yunanca Teos, Latince Deus olarak kullanılmıştır. Kelimenin orijinali Deyyus’tur ancak bugün farklı anlamlarda kullanılmaktadır.) Bu sözler karşısında ikinci bir toplu histeri geçiren Uyanistan sakinleri "Zitmişiz Zeus'u severiz Deyyus'u" diyerek günler boyu şölen ve şenlikler düzenlemişlerdir.

Yıllar geçtikçe kadınlar doğurmuş ve çocuklar büyümüştür. Deyyus ise halkını korumuş ve herşey olağan sürmüştür. Bu durumu uzaktan seyreden Zeus bu zavallıların mutlu yaşamını görünce çok sinirlenmiş ve "Hayatımı ziken insanlar mutlu olamaz. Bunlara gerçekleri açıklıyim ve dünyalarını karartayım bari" demiştir. Uyanistan’a inen Zeus "Sizin Tanrınızı skrim ben huuleynn aptallar ordusu ne bu mutluluk böyle" der. Bu durum karşısında zaten histeri krizi geçirmeye alışmış olan Uyanistan halkı mal mal bakmaktadır tepkisizce. Zeus konuşmasına devam ederek "Her boku sahiplenmeye alışık yalama bir potansiyeliniz olduğu için düşmanınız olan Türklerden büyüttüğünüz çocuklarda size armağanım olsun" der ve kahkahalar ile anında kaybolur.

Modern Türk-Yunanistan ve Kıbrıs Sorunu[değiştir]

İşte böylece yukarıda anlatıldığı üzere onunla bununla karışa karışa ve en çok da Türklerden peydahladıkları kırma çocuklarla soyları belirsizleşen Yunan zannedilen dümbükler tarihte aka aka 20. yüzyıla ulaşırlar. Bir de bakarlar ki ne görsünler Türkiye kocaman olmuş kendileri ufak bir yerde kalmışlar. Zaten yeni uyandıkları için şaşkınlık içinde olan Yunanlar -Yunanlılıar değil ehe ehe- büyük bir kinle Türklerden bu geniş arazileri hacılamaya çalışırlar. Fakat ne mümkün... Türkler zırnık vermiyor.. O zaman gayet ustaca bir plana başvurarak kendilerini Türk göstermeye başlarlar ve böylece Türkleri kandırıp ellerindeki toprakları sorunsuzca gasp etmeyi hesaplarlar. O gün bu gündür de Türklerle aynılaşabilmek için kahve, baklava , karagöz, güllaç, pekmez, oyun havaları vesaire ne varsa sahiplenmeye çalışırlar. Kıbrıs da iki devletin arasında ortak velayete sahip bir yavru olarak sevgi bağlarını pekiştirmeye çalışır.